- Katılım
- 17 Tem 2006
- Mesajlar
- 1,866
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
İyi ki doğdun penguen
Linus Torvalds adlı bir üniversite öğrencisinin, bugün çok popüler ve önemli bir işletim sistemi olan GNU/Linux'un çekirdek kodlarını yazmasının üzerinden 17 sene geçti. Özgür yazılım hareketi yazılıma yeni bir soluk, siyasi ve ideolojik alana ise önemli bir müdahale olarak görülüyor.
25 Ağustos 1991'de comp.os.minix isimli bir haber grubuna atılan bir mesaj bugün temelde GNU/Linux olarak adlandırılan işletim sisteminin doğum günü olarak niteleniyor. Linus Torvalds isimli Finlandiyalı üniversite öğrencisi mesajında, bir işletim sistemi üzerinde çalıştığını açıklamış ve okuyanlardan bu yeni işletim sisteminde ne tür özellikler beklediklerini yazmalarını istemişti. Bugün gülümsemeyle anılan mesajında Torvalds, üzerinde çalıştığı işletim sisteminin çok büyük olmayacağını, sadece hobi için uğraştığını ve başka bilgisayar donanımları üzerinde çalışmayacağını ifade etmişti.
Aradan geçen 17 senede Torvalds'ın küçük projesi, dünyadaki neredeyse bütün bilgisayar sistemleriyle çalışan, cep telefonundan ev aletlerine bir çok cihaza uyumlu, dünyadaki sunucu pazarının yüzde 30'una internet sunucu pazarının yüzde 60'ına hakim, Microsoft da dahil bütün büyük yazılım ve donanım tekellerinin bir şekilde ilişki kurmaya çalıştığı bir işletim sistemi oldu. İlk başta Linus Torvalds'ın yazdığı ve bir işletim sisteminin merkezi fonksiyonlarını yürüten çekirdek, o günden bugüne binlerce kişinin katkısıyla gelişti, öyle ki Torvalds'ın tüm kod içerisindeki katkısı bugün için yüzde 2 olarak biliniyor.
Sistemin çekirdeği özgür yazılım
Yaygın ve yanlış adıyla Linux olarak bilinen işletim sisteminin önemi ise, linux çekirdeğine esas gücünü ve etkisini veren ve GNU olarak bilinen özgür yazılım hareketine katalizör rolü oynaması oldu. Yazılım uzmanları sadece çekirdeği anlatan Linux'u değil, ilgili programlarıyla beraber bir bütün oluşturan GNU/Linux ifadesinin kullanılmasını öneriyorlar.
1984 yılında başlayan ve "özgür yazılım, özgür toplum" sloganıyla hareket eden GNU projesi temel olarak kullanıcı ile kullandığı yazılım arasındaki ilişkiyi belirliyor. Bu ilişki, "kullanıcının yazılımı çalıştırma, kopyalama, dağıtma, üzerinde çalışma, değiştirme ve geliştirme özgürlüğü" olarak tanımlanıyor. Bir yazılımı özgür kılan bu eylemler, özel olarak yazılım tekellerine genelde ise düşünsel birikimi kontrol ederek metalaştırmaya çalışan sermaye gruplarına karşı bir duruşu ve mücadeleyi öngörüyor. Çünkü bu doğrultuda geliştirilen özgür yazılımlar, yazılımın çoğu durumda ücretsiz, açık kaynak kodlu ve geliştirilip yeniden dağıtılabilmesini gerektiriyor. Bu doğrultuda faaliyet gösteren ve Richard Stallman öncülüğünde kurulan Özgür Yazılım Vakfı, özgür olmayan yazılımlarla mücadele ediyor, herkesin özgürce kullanabilecekleri yazılımlar geliştiriyor, özgür bir işletim sistemi için çalışıyor ve en önemlisi başka alanları da kapsayacak şekilde telif hakkı denilen mülkiyet "haklarına" karşı mücadele ediyor.
Özgür yazılım hareketinin, linux çekirdeği ile beraber, paylaşım ve kolektif üretimi öne çıkartan yapısıyla, paranın üretimde temel motivasyon olduğunu vaaz eden görüşleri çürütmesiyle, boş zamanları dolu zamanlar haline getirmede önemli bir model oluşturmasıyla ve bilginin metalaşmasına karşı somut duruşuyla, GNU/Linux işletim sistemini ve simgesi olan pengueni daha da ileriye taşıyacağı öngörülüyor.
Linus Torvalds adlı bir üniversite öğrencisinin, bugün çok popüler ve önemli bir işletim sistemi olan GNU/Linux'un çekirdek kodlarını yazmasının üzerinden 17 sene geçti. Özgür yazılım hareketi yazılıma yeni bir soluk, siyasi ve ideolojik alana ise önemli bir müdahale olarak görülüyor.
25 Ağustos 1991'de comp.os.minix isimli bir haber grubuna atılan bir mesaj bugün temelde GNU/Linux olarak adlandırılan işletim sisteminin doğum günü olarak niteleniyor. Linus Torvalds isimli Finlandiyalı üniversite öğrencisi mesajında, bir işletim sistemi üzerinde çalıştığını açıklamış ve okuyanlardan bu yeni işletim sisteminde ne tür özellikler beklediklerini yazmalarını istemişti. Bugün gülümsemeyle anılan mesajında Torvalds, üzerinde çalıştığı işletim sisteminin çok büyük olmayacağını, sadece hobi için uğraştığını ve başka bilgisayar donanımları üzerinde çalışmayacağını ifade etmişti.
Aradan geçen 17 senede Torvalds'ın küçük projesi, dünyadaki neredeyse bütün bilgisayar sistemleriyle çalışan, cep telefonundan ev aletlerine bir çok cihaza uyumlu, dünyadaki sunucu pazarının yüzde 30'una internet sunucu pazarının yüzde 60'ına hakim, Microsoft da dahil bütün büyük yazılım ve donanım tekellerinin bir şekilde ilişki kurmaya çalıştığı bir işletim sistemi oldu. İlk başta Linus Torvalds'ın yazdığı ve bir işletim sisteminin merkezi fonksiyonlarını yürüten çekirdek, o günden bugüne binlerce kişinin katkısıyla gelişti, öyle ki Torvalds'ın tüm kod içerisindeki katkısı bugün için yüzde 2 olarak biliniyor.
Sistemin çekirdeği özgür yazılım
Yaygın ve yanlış adıyla Linux olarak bilinen işletim sisteminin önemi ise, linux çekirdeğine esas gücünü ve etkisini veren ve GNU olarak bilinen özgür yazılım hareketine katalizör rolü oynaması oldu. Yazılım uzmanları sadece çekirdeği anlatan Linux'u değil, ilgili programlarıyla beraber bir bütün oluşturan GNU/Linux ifadesinin kullanılmasını öneriyorlar.
1984 yılında başlayan ve "özgür yazılım, özgür toplum" sloganıyla hareket eden GNU projesi temel olarak kullanıcı ile kullandığı yazılım arasındaki ilişkiyi belirliyor. Bu ilişki, "kullanıcının yazılımı çalıştırma, kopyalama, dağıtma, üzerinde çalışma, değiştirme ve geliştirme özgürlüğü" olarak tanımlanıyor. Bir yazılımı özgür kılan bu eylemler, özel olarak yazılım tekellerine genelde ise düşünsel birikimi kontrol ederek metalaştırmaya çalışan sermaye gruplarına karşı bir duruşu ve mücadeleyi öngörüyor. Çünkü bu doğrultuda geliştirilen özgür yazılımlar, yazılımın çoğu durumda ücretsiz, açık kaynak kodlu ve geliştirilip yeniden dağıtılabilmesini gerektiriyor. Bu doğrultuda faaliyet gösteren ve Richard Stallman öncülüğünde kurulan Özgür Yazılım Vakfı, özgür olmayan yazılımlarla mücadele ediyor, herkesin özgürce kullanabilecekleri yazılımlar geliştiriyor, özgür bir işletim sistemi için çalışıyor ve en önemlisi başka alanları da kapsayacak şekilde telif hakkı denilen mülkiyet "haklarına" karşı mücadele ediyor.
Özgür yazılım hareketinin, linux çekirdeği ile beraber, paylaşım ve kolektif üretimi öne çıkartan yapısıyla, paranın üretimde temel motivasyon olduğunu vaaz eden görüşleri çürütmesiyle, boş zamanları dolu zamanlar haline getirmede önemli bir model oluşturmasıyla ve bilginin metalaşmasına karşı somut duruşuyla, GNU/Linux işletim sistemini ve simgesi olan pengueni daha da ileriye taşıyacağı öngörülüyor.