İstikLâL Marşı 88.YıL Dönümünde AnıLıyor

ßLu£

Banned
Katılım
16 Eki 2007
Mesajlar
6,839
Reaction score
0
Puanları
0

dr3mv.jpg


hv1kaw.jpg

12 Mart, İstiklal Marşı'nın kabul edilişinin 88'inci yıldönümü... Bu günü kutlarken en güzel dizelerle Türk Ulusunun duygularına tercüman olmuş şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u da anacağız.

Öneri İsmet Paşa'dan Geldi

İstiklal Marşımız, yurdumuzun düşman işgaline uğradığı felaket günlerinde hazırlandı.

Saldırgan düşmana karşı Anadolu’da tutuşan heyecanı koruyacak; vatan sevgisini ve inancı canlı tutacak bir marşın hazırlanması düşüncesi, Genelkurmay Başkanı İsmet İnönü'den geldi.

İsmet İnönü böyle bir marşın Fransız ordusunda mevcut olduğunu ve bizim ordumuz için de faydalı olacağını Milli Eğitim Bakanlığı'na iletti. Milli Eğitim Bakanlığı da bu düşünceyi benimseyip bir yarışma düzenledi.

Yarışma için 734 şiir gönderildi. Bir kurulca bunlar titizlikle incelenip 6 tanesi ayrıldı. Ama hiçbiri beğenilmedi; marş olacak değerde bulunmadı.

Marş 48 Saatte Bitirildi

O zaman Burdur Milletvekili olan Mehmet Akif'in yazmaya başladığı ve 48 saatte bitirilen İstiklal Marşı, imzasız olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın seçici kuruluna sunuldu.

Şiirle ilgili konuşmalar ve oylama, Meclis’in 12 Mart 1921 günü öğleden sonraki oturumunda yapıldı. Bazı milletvekilleri, bir komisyon kurularak şiirin yeniden incelenmesini, bazıları da hemen görülüp karara bağlanmasını istediler. Uzunca tartışmalardan sonra, şiirin kabulü için verilen 6 önerge benimsendi ve İstiklal Marşı çoğunlukla kabul edildi.

Mehmed Akif, İstiklal Marşı şairi olması bakımından "Milli Şair" ismini almıştır.

İlk Defa Resmi Olarak Kutlanacak
Ülkemizin en zor günlerini geçirdiği işgal yıllarında, vatan sevgisi ve inancını ayakta tutmak için kaleme alınan ve milli birliğin sembolü olan İstiklal Marşımızın kabulü, 88. yıldönümünde ilk defa resmi olarak kutlanıyor.

33cnix0.jpg


İstikLâL Marşı

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak!
O benimdir, o benim milletimindir ancak!

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal.
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Rûhumun senden İlahî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma' bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım.
Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım;
Fışkırır rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım!

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!


4ruw6x.gif



Her Zaman Saygı iLe Anacağız.
 
Dunyanın en guzel Marsı ve Bıldıgım kadarıyLa Mılletımızden baska hıc kımsenın marsı yok..ama bızım IstıkLaL Marsımız var ! . Vatanımızın bu ozel gununu kutluyorum.
 
İstiklal Marşının Kabulü: 12 Mart 1921

İstiklal Marşı'nın kabulünün 88. yıl dönümü tüm milletimize kutlu olsun

5djckk.jpg


efkwp1.jpg


o56oi0.jpg


ne0x1.jpg


6i4tnp.jpg


t8t2zo.jpg


28204js.jpg


28jisrt.jpg


xlht28.jpg


i1gms8.jpg


İstiklal Marşı, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin millî marşıdır. Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci TBMM tarafından İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir.

İstiklal Harbi'nin başlarında, İstiklal Harbi'nin milli bir ruh içerisinde verilmesi imkânını sağlamak amacıyla Maarif Vekaleti, 1921'de bir güfte yarışması düzenlemiş, söz konusu yarışmaya toplam 724 şiir katılmıştır. Kazanan güfteye para ödülü konduğu için önce yarışmaya katılmak istemeyen Mehmet Akif Ersoy, Maarif Vekili Hamdullah Suphi'nin ısrarı üzerine, İstiklal Harbi'nin özellikle hangi ruh ve ideolojik çerçeve içerisinde verilebileceğini Türklere göstermek amacıyla, Ankara'daki Taceddin Dergahı'nda yazdığı ve İstiklal Harbi'ni verecek olan Türk Ordusu'na ithaf ettiği şiirini yarışmaya koymuştur. Yapılan elemeler sonucu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda, bazı mebusların itirazlarına rağmen Mehmet Akif'in yazdığı İstiklal Marşı kabul edilmiştir. Mecliste İstiklal Marşı'nı okuyan ilk kişi dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver olmuştur.

Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı'nı, şiirlerini topladığı Safahat'ına dahil etmemiş ve İstiklal Marşı'nın Türk Milleti'nin eseri olduğunu beyan etmiştir.

Şiirin bestelenmesi için açılan ikinci yarışmaya 24 besteci katılmış, 1924 yılında Ankara'da toplanan seçici kurul, Ali Rıfat Çağatay'ın bestesini kabul etmiştir.[4] Bu beste 1930 yılına kadar çalındıysa da 1930'da değiştirilerek, dönemin Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Osman Zeki Üngör'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste yürürlüğe konmuş, toplamda dokuz dörtlük ve bir beşlikten oluşan marşın armonilemesini Edgar Manas, bando düzenlemesini de İhsan Servet Künçer yapmıştır. Protokol gereği, sadece ilk iki dörtlük beste eşliğinde İstiklal Marşı olarak söylenebilmektedir.
 
Gerçekten çok güzel marşımız var...

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?
 
herkesin bu özel gününü kutlarım
 
Allah rahmet eylesin, büyük şair ne kadar da ona yakışan bir şekilde veda edememişse de bize, onu seven seller bıraktı arkasında..
 
allah rahmet eylesin .... çok teşekür ederim ....
 
1i0pr7.jpg


efrk87.jpg


mh3i4l.jpg


1ob0j7.gif


e6dedy.gif


15s5zwm.jpg


5b1cad.gif


34ycwep.gif


flv6dw.jpg


sgk1vm.jpg


wl7ymf.jpg


2qld1j5.jpg
 
Geri
Üst