İsrail istemiş onlar yazmış!
Filistin'in abluka altında bulunan Gazze Şeridi'ne yardım götüren ve 32 ülkeden barış gönüllülerini taşıyan Mavi Marmara gemisinde katliam yapan İsrail'in, Türk ve dünya kamuoyundan gelen tepkileri dindirmek için başta 'İsrail dostu Türk gazeteciler' olmak üzere uluslararası medya kuruluşlarını olayı nasıl ele almaları konusunda bilgilendirdiği ortaya çıktı.
MEDYA KURULUŞLARINA E-POSTAYLA GÖNDERDİ
Mavi Marmara'daki 9 Türk vatandaşını katleden İsrail, saldırıyı “Askerlerimiz saldırıya uğradı, nefsi müdafada bulunmak zorunda kaldı” mazeretiyle açıklamıştı.
Ancak İsrail, otopsi raporunda ölenlerin yakın mesafeden kafalarından vurulduğunun ortaya çıkmasından sonra ;
“Gemidekiler El Kaide bağlantılı teröristler” diye yeni bir propaganda başlattı. İsrail bu propagandasına delil olarak da ilk önce uluslararası medya kuruluşlarına e-posta yoluyla geçtiği ve daha sonra sahte olduğu ortaya çıkan 'İsrail ordusu ve Mavi Marmara arasındaki konuşmalar'ı gösterdi.
İSRAİL'İN SAHTE RADYO KONUŞMALARI
İsrail propaganda merkezinde hazırlanıp medya kuruluşlarına geçilen ve sahte olduğu ortaya çıkan radyo konuşmalarında İsrail savaş gemisi “Burası İsrail Deniz Kuvvetleri. Şu anda denizden bloke edilmiş bir alana yaklaşıyorsunuz” ifadelerini kullanıyor. İsrail gemisine karşılık veren Mavi Marmara'dan bir erkek gönüllü de “Kapa çeneni. Auschwitz'e (Yahudi toplama kampı) geri dön” derken, bir kadın da “Gazze Liman Otoritesi'nden iznimiz var” diyor. Sahte radyo konuşmalarında Mavi Marmara'daki bir diğer erkek gönüllü de “11 Eylül adamını unutma. Bizler ABD'ye karşı Araplara yardım ediyoruz” ifadelerini kullanıyor.
MAVİ MARMARA'DA OLDUĞU SÖYLENEN KİŞİ BAŞKA GEMİDEYDİ
İsrail'in, barış gönüllülerini 'Batı'dan ve ABD'den nefret eden İslamcı teröristler” olarak gösterme çabasının bir ürünü olan radyo konuşmalarının sahte olduğu, İsrail gemisine “Gazze Liman Otoritesi'nden iznimiz var” şeklinde karşılık verdiği söylenen Özgürlük Hareketi lideri ve Filistinlilerle Dayanışma Kampanyası kurucusu Huwaida Arraf'ın Mavi Marmara'da değil, 6 gemilik filonun Challenge 1 isimli küçük gemisinde olduğunun ortaya çıkmasıyla anlaşıldı.
YOUTUBE'A YÜKLENEN İSRAİL PROPAGANDA FİLMİ
İsrail hükümeti basın merkezinden uluslararası medya kuruluşlarına e-posta yoluyla gönderdiği ve video paylaşım sitesi youtube'a yüklediği bir diğer görüntüde ise, geleneksel Arap kıyafetleri giymiş Yahudiler “We are the world” isimli şarkıyı barış gönüllüleriyle alay eder şekilde yorumladı. Video görüntüde, Araplara ve barış gönüllülerine benzetilen Yahudiler ellerindeki silahları sallayarak “We are the world” şarkısı “Biz dünyayı aldatıyoruz, insanları aldatıyoruz. Herkesi İsrail ordusunun Karın Deşen Jak olduğuna inandırıyoruz. İnsanlar ölmüyor. Onun için yapabileceğimiz en iyi şey büyük bir blöf yapmak” şeklinde yorumluyor.
İSRAİL BASIN SÖZCÜSÜ: GÖRÜNTÜLER MÜKEMMEL
Görüntülerin gazetecilere gönderilmesinden kısa bir süre sonra özür dileyen İsrail hükümeti basın direktörü Danny Seaman, “Görüntüler resmi görüşümüzü yansıtmıyor ama kişisel olarak bu görüntülerin çok fantastik olduğunu düşünüyorum” dedi. Hükümet Sözcüsü Mark Regev de, “Görüntüler çok komik. Bunun hükümetimizle ilgisi yok. Ben de çocuklarımla birlikte izledim. İsrailliler bu şekilde hissediyor” ifadelerini kullandı.
İHH'YI 'TERÖR BAĞLANTILI' GÖSTERME ÇABASI
Saldırıdan sonra yabancı medya kuruluşlarına ve 'İsrail dostu gazetecilere' olayı nasıl ele almaları konusunda bilgilendiren İsrail'in bir diğer taktiğinin de yardım filosunun en büyük ayağını oluşturan İHH Vakfı'nı 'El Kaide ile bağlantılı İslamcı terörist' olarak göstermesi oldu. İsrailli yetkililerinin uluslararası televizyon ve gazetelere yaptığı açıklamalarda İHH için “Aşırı İslamcı ve El Kaide bağlantılı Türk örgütü” diye bahsederken, bu sözlerine delil olarak da 28 Şubat darbe sürecinde İHH'nın Türkiye'de soruşturma geçirdiğini gösterdi. İsrail'in İHH ile ilgili bu bilgiyi ise Türkiye'deki 'dost unsurlardan' elde ettiği tahmin ediliyor.
NETANYAHU'YU TEKRARLAYAN TÜRK GAZETECİLER
Uluslararası kamuoyunu kendi yanına çekmek amacıyla İsrail hükümetinin kurduğu propaganda merkezinde hazırlanan bu iddiaların aralarında bazı Türk gazetecilerinin de bulunduğu yabancı gazetecilere de servis edildiği belirtildi. İsrail Başbakanı Netanyahu ve hükümet sözcüsü Mark Regev ile diğer İsrailli yetkililerinin dillendirdiği bu propagnada, bazı Türk gazetecileri tarafından dillendirilmesi 'İsrail, dost gazetecilere İHH'yı El Kaide ile bağlantılı gösterin” şeklinde telkinde bulunduğuna dair iddiaları da güçlendiriyor.
kaynak
Filistin'in abluka altında bulunan Gazze Şeridi'ne yardım götüren ve 32 ülkeden barış gönüllülerini taşıyan Mavi Marmara gemisinde katliam yapan İsrail'in, Türk ve dünya kamuoyundan gelen tepkileri dindirmek için başta 'İsrail dostu Türk gazeteciler' olmak üzere uluslararası medya kuruluşlarını olayı nasıl ele almaları konusunda bilgilendirdiği ortaya çıktı.
MEDYA KURULUŞLARINA E-POSTAYLA GÖNDERDİ
Mavi Marmara'daki 9 Türk vatandaşını katleden İsrail, saldırıyı “Askerlerimiz saldırıya uğradı, nefsi müdafada bulunmak zorunda kaldı” mazeretiyle açıklamıştı.
Ancak İsrail, otopsi raporunda ölenlerin yakın mesafeden kafalarından vurulduğunun ortaya çıkmasından sonra ;
“Gemidekiler El Kaide bağlantılı teröristler” diye yeni bir propaganda başlattı. İsrail bu propagandasına delil olarak da ilk önce uluslararası medya kuruluşlarına e-posta yoluyla geçtiği ve daha sonra sahte olduğu ortaya çıkan 'İsrail ordusu ve Mavi Marmara arasındaki konuşmalar'ı gösterdi.
İSRAİL'İN SAHTE RADYO KONUŞMALARI
İsrail propaganda merkezinde hazırlanıp medya kuruluşlarına geçilen ve sahte olduğu ortaya çıkan radyo konuşmalarında İsrail savaş gemisi “Burası İsrail Deniz Kuvvetleri. Şu anda denizden bloke edilmiş bir alana yaklaşıyorsunuz” ifadelerini kullanıyor. İsrail gemisine karşılık veren Mavi Marmara'dan bir erkek gönüllü de “Kapa çeneni. Auschwitz'e (Yahudi toplama kampı) geri dön” derken, bir kadın da “Gazze Liman Otoritesi'nden iznimiz var” diyor. Sahte radyo konuşmalarında Mavi Marmara'daki bir diğer erkek gönüllü de “11 Eylül adamını unutma. Bizler ABD'ye karşı Araplara yardım ediyoruz” ifadelerini kullanıyor.
MAVİ MARMARA'DA OLDUĞU SÖYLENEN KİŞİ BAŞKA GEMİDEYDİ
İsrail'in, barış gönüllülerini 'Batı'dan ve ABD'den nefret eden İslamcı teröristler” olarak gösterme çabasının bir ürünü olan radyo konuşmalarının sahte olduğu, İsrail gemisine “Gazze Liman Otoritesi'nden iznimiz var” şeklinde karşılık verdiği söylenen Özgürlük Hareketi lideri ve Filistinlilerle Dayanışma Kampanyası kurucusu Huwaida Arraf'ın Mavi Marmara'da değil, 6 gemilik filonun Challenge 1 isimli küçük gemisinde olduğunun ortaya çıkmasıyla anlaşıldı.
YOUTUBE'A YÜKLENEN İSRAİL PROPAGANDA FİLMİ
İsrail hükümeti basın merkezinden uluslararası medya kuruluşlarına e-posta yoluyla gönderdiği ve video paylaşım sitesi youtube'a yüklediği bir diğer görüntüde ise, geleneksel Arap kıyafetleri giymiş Yahudiler “We are the world” isimli şarkıyı barış gönüllüleriyle alay eder şekilde yorumladı. Video görüntüde, Araplara ve barış gönüllülerine benzetilen Yahudiler ellerindeki silahları sallayarak “We are the world” şarkısı “Biz dünyayı aldatıyoruz, insanları aldatıyoruz. Herkesi İsrail ordusunun Karın Deşen Jak olduğuna inandırıyoruz. İnsanlar ölmüyor. Onun için yapabileceğimiz en iyi şey büyük bir blöf yapmak” şeklinde yorumluyor.
İSRAİL BASIN SÖZCÜSÜ: GÖRÜNTÜLER MÜKEMMEL
Görüntülerin gazetecilere gönderilmesinden kısa bir süre sonra özür dileyen İsrail hükümeti basın direktörü Danny Seaman, “Görüntüler resmi görüşümüzü yansıtmıyor ama kişisel olarak bu görüntülerin çok fantastik olduğunu düşünüyorum” dedi. Hükümet Sözcüsü Mark Regev de, “Görüntüler çok komik. Bunun hükümetimizle ilgisi yok. Ben de çocuklarımla birlikte izledim. İsrailliler bu şekilde hissediyor” ifadelerini kullandı.
İHH'YI 'TERÖR BAĞLANTILI' GÖSTERME ÇABASI
Saldırıdan sonra yabancı medya kuruluşlarına ve 'İsrail dostu gazetecilere' olayı nasıl ele almaları konusunda bilgilendiren İsrail'in bir diğer taktiğinin de yardım filosunun en büyük ayağını oluşturan İHH Vakfı'nı 'El Kaide ile bağlantılı İslamcı terörist' olarak göstermesi oldu. İsrailli yetkililerinin uluslararası televizyon ve gazetelere yaptığı açıklamalarda İHH için “Aşırı İslamcı ve El Kaide bağlantılı Türk örgütü” diye bahsederken, bu sözlerine delil olarak da 28 Şubat darbe sürecinde İHH'nın Türkiye'de soruşturma geçirdiğini gösterdi. İsrail'in İHH ile ilgili bu bilgiyi ise Türkiye'deki 'dost unsurlardan' elde ettiği tahmin ediliyor.
NETANYAHU'YU TEKRARLAYAN TÜRK GAZETECİLER
Uluslararası kamuoyunu kendi yanına çekmek amacıyla İsrail hükümetinin kurduğu propaganda merkezinde hazırlanan bu iddiaların aralarında bazı Türk gazetecilerinin de bulunduğu yabancı gazetecilere de servis edildiği belirtildi. İsrail Başbakanı Netanyahu ve hükümet sözcüsü Mark Regev ile diğer İsrailli yetkililerinin dillendirdiği bu propagnada, bazı Türk gazetecileri tarafından dillendirilmesi 'İsrail, dost gazetecilere İHH'yı El Kaide ile bağlantılı gösterin” şeklinde telkinde bulunduğuna dair iddiaları da güçlendiriyor.
kaynak