İlaçlardaki Gizli Tehlikeler

İlaçlardaki Gizli Tehlikeler

Hastalığı yaratan Rabbimiz ilâçların ham maddelerini de yaratmıştır. Araştırıp ortaya çıkarmak için bize sadece biraz gayret etmek ve çalışmak kalmıştır. İlk ve Orta Çağlardan günümüze kadar tecrübeyle gelen bitkilerden, hayvanlardan ve minerallerden elde edilen birçok ilâç bugün modern lâboratuarlarda insanlığın hizmetine sunulmaktadır.
İlâçlar yaygınlaşıp reklâmları ve kullanma sıklıkları arttıkça, cahilce ve şuursuz kullanımların sebep olduğu riskler de artmaktadır.

18 yaşında bir bayan hastahanenin acil servisine zar zor gelebildi. Çok zor nefes alıp-verebiliyordu. Gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Hemen yoğun bakım servisine kaldırıldı. Doktorların yerinde müdahalesi ile eski sağlığına birkaç gün içinde kavuştu. Bu genç bayan bu ölümcül tecrübeyi, aspirinin sebep olduğu alerjik bir reaksiyon neticesinde yaşadı. Kendisi aspirine alerjisi olduğunu biliyordu. Fakat aspirini farkına varmadan almıştı. Nasıl mı? Bu bayan, baş ağrısı olunca, sık kullanılan ve bileşiminde acetaminophen olan ilâcı kullanır. Ancak ilâcın prospektüsünü okuma zahmetine katlanmaz. Okusaydı ilâcın bileşiminde aspirin olduğunu görecekti. Araştırmalara göre bu tip ölümcül olabilecek vakalar çok sık olmamaktadır. Ama, prospektüsü okumama çok yaygındır. Amerikan Eczacılar Birliği'nin yeni bitirdiği bir ankete göre, yetişkinlerin % 47'si, kullandığı ilâcın içinden çıkan kâğıdı okumamakta, % 40'tan daha azı ilâç almadan önce eczacısına danışmakta ve % 43'ü kullandığı ilâcın potansiyel yan tesirlerini bilmemektedir.

İlâçları sık olarak, alerji, baş ağrısı, mide rahatsızlığı yüzünden kullanmaktayız. Eğer ilâcı doktor reçetesi ile almıyorsak mutlaka eczacı veya doktora danışmalıyız. İlâç kullananların çoğu, 100.000 çeşidi bulunan sık kullanılan ilâçları yutarken, spreylerken, burundan çekerken, sürerken uyarıları dikkate almamakta, tabiî olarak da risk altına girilmektedirler. İşte bu risklerden bazıları:

Aşırı doz
Yaygın olan bir inanış vardır: bir tanesi iyi gelmezse, ikincisini al. Bu iyi bir düşünce değildir. 45 yaşında bir kamyon şoförü devamlı başağrısı, mide bulantısı ve sık sık uykusunun gelmesi şikâyetiyle hastahaneye başvurur. Problemi çözmek uzun sürmez. Hasta bir yıl boyunca haftada 200 tane olmak üzere migren tabletleri kullanmıştır. İlâcın içinde en fazla sekiz tablet alınabileceği ve 48 saat içinde ikinci defa ilâç alınımının olmaması gerektiği yazmaktadır. Her tablette, 250 mg acetaminophen, 250 mg aspirin ve 65 mg kafein vardır.

Hastalar burada olduğu gibi ağrıları şiddetlendikçe daha fazla dozda ilâç kullanma eğilimindedirler. Birçok ilâç düşük dozda hazırlanmaktadır. Çünkü bunların fazla dozu ülsere ve ciddî mide kanamalarına yol açabilmektedir (Orudis, Ketoprofen gibi). Yine bazı ilâçların aşırı dozları böbrek rahatsızlıklarına sebep olmaktadır. Uzmanlara göre, ağrı kesicilerle bazı böbrek rahatsızlıklarının yakın bir münasebeti vardır.

Etkileşim
Tıbbî otoriteler, özellikle kronik hastalığı olanların sık kullanılan ilâçları almadan önce mutlaka doktora danışmaları gerektiğini söylemektedirler. Mide yanması, sindirim bozukluğu gibi mide problemlerinde milyonlarca kişinin popüler tercihi "tagamet"tir. Ancak bu kişiler kanın pıhtılaşmasını önleyen "Coumadin" (sık kullanılan başka bir ilâç) adlı ilâcı kullanacaklarsa riske girmiş olurlar. Tagamet ve Coumadin'in birbiriyle karşılıklı tesirleri iç kanamaya yol açabilir. Ağızdan, burundan ve anüsten kan gelebilir. Bu uyarı Tagamet'te ikaz edilerek belirtilmiştir, fakat Coumadin yerine onun başka bir ismi olan "warfarin" yazmaktadır.

Amerika'da çok sık kullanılan antidepresif bir ilâç olan "prozac" (en çok satılan beşinci ilâç), öksürük ilâçlarındaki dextromethorphon ile etkileşmekte, sonuçta serotonin-sendromu gibi ciddî sonuçlarla karşılaşılmaktadır.

Engelleme
Şunu herkes bilmelidir ki, kullandığımız bir ilâç, kullandığımız başka bir ilâcın tesirini azaltabilir veya yok edebilir. Kalb krizini azaltmak için aspirin alanların; tansiyonu düşürmek için bazı ilâçları almaları uygun değildir. Örneğin, aspirin "vasotec" adlı ilâcın tesirini azaltmaktadır. Kalb ve tansiyon ilâçlarında da benzer durumlar olabilmektedir. Bu ilâçları kullananlara doktorları aspirin almalarını söylemişse, hastalar aspirin alabilirler. Ancak tansiyonlarını sık sık kontrol etmelidirler.

Tansiyonu yüksek olan kişilerde ekseriyetle artrit de olmaktadır. Bu kişilerin de ilâç kullanmada dikkatli olmaları gerekmektedir.

Mide asitliği için kullanılan bazı ilâçlar (Rolaids, Tums) "Tetrasiklin" gibi antibiyotiklerin emilimini azaltabilirler. Antibiyotik alındığı hâlde tedavi sağlanamayabilir.

Alkol
A. Benedi, oğlundan grip kapar. Amerika'da en çok satan ilâç olan "tylenol" kullanır ve iyileşir. Birkaç gün sonra Benedi karaciğer rahatsızlığı yüzünden komaya girer ve acilen hastahaneye kaldırılır. Benedi'nin karaciğeri tylenol'daki acetaminophen yüzünden hasar görmüştür. Akşamları 2-3 bardak şarap içmesi karaciğerinin bu ilâca hassasiyetini artırmıştır. Bütün ilâçlar karaciğerde metabolize oldukları hâlde, onun karaciğeri alkol yüzünden iflas etmiştir.

Karaciğer nakli Benedi'nin hayatını kurtarır. 1997'de Texas Dallas'ta yapılan çalışmaya göre, ace taminaphen'in aşırı kullanımı akut karaciğer rahatsızlıklarının başlıca sebebidir ve bunların çoğunluğu ağır içiciler grubundadır. FDA'nın yeni uygulamasına göre ağrı kesici ilâçların üzerine alkol alanlar için uyarı konulmuştur.

Her ilâç alışınızda etiketini mutlaka okuyunuz. Aynı ilâcı ikinci kez aldığınızda da tekrar okumayı ihmal etmeyiniz. Çünkü firmalar ilâç içeriklerini ve isimlerini değiştirebilmektedirler. Örneğin, "Sudafed" adlı ağrı kesici adı altında 11 farklı ürün vardır. FDA, ilâç kutularının üzerine daha büyük harflerle dikkat çekici şekilde uyarıların yazılmasını istemektedir.

Bununla birlikte, dünyadaki bütün uyarılar, eğer onları okumazsak, bize yardımcı olamazlar.
 

HTML

Üst