VolkaN
Altın Üye
- Katılım
- 28 Haz 2007
- Mesajlar
- 8,232
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 38
İkisi de açıktan Başbakanı darbe ile tehdit etti
Bekir Coşkun ve Serdar Akinan'dan açık darbe yazısıHürriyet Gazetesi yazarı Bekir Coşkun ve Akşam Gazetesi yazarı Serdar Akinan köşesinden ima yolunu bile bir kenara bırakarak açıkça Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı tehdit etti. Her iki yazar da darbe tehdidi yaparak başbakana hakaret etti.
İşte Bekir Coşkun'un yazısı:"
Hukuk, ya da darbe...
Eğer 27 Mayıs'ta, 12 Mart'ta, 12 Eylül'de "hukuk" işleseydi darbeler olmayacaktı.
Tüm darbeler öncesi "hukuk" yoktu. Açın bakın yakın tarihe; darbelerin gerekçeleri, işlemeyen hukukun toplamıdır.
Görevini yapmamış hukuk yüzünden, iktidarların kirli çıkınlarında biriken tortuları getirip darbe gerekçesi yaptılar.
Şimdi?..
Şimdi bırakın hukuk işlesin...
*
Sevgili Yılmaz Özdil, dünkü köşesinde çok önemli bir şeyi hatırlattı hepimize:
19 Temmuz 2001'de Anayasa Mahkemesi siyasi yasağını kaldırdığında, Tayyip Erdoğan şöyle demişti:
"Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar, şahsım ve demokrasi adına hayırlı bir karardır..."
Aynı Anayasa Mahkemesi, siyasi yasağını kaldırdığı Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarını bu sefer "laik sistemi yıkmak" iddiasıyla yargılama kararı aldı.
Bir zamanlar Tayyip Erdoğan'ı koruyan hukuk, şimdi hesap soruyor...
Çünkü hukuk taraf değildir.
Bırakın işlesin...
*
AKP aklanırsa sorun yok; kurtulur...
Yok eğer aklanmaz da mahkûm olursa yine de kurtulur; ülkesini ateşe atmanın ayıbından...
Çünkü hukuk işlemediği zaman boşluğu kimin dolduracağı hiç de belli olmuyor.
AKP çıkıp aklansın.
Kendini acındırmaya, halkı kışkırtmaya, suçu yargıya atmaya, anayasayı değiştirip hukuktan kaçma yolları aramaya...
Duygu istismarına...
Mazlumu oynamaya...
Yine cinlik yapmaya gerek yok.
Tayyip Erdoğan mert ve yiğitse, kendisinin siyasi yasağını kaldıran o hukuka hesap vermekten kaçmaz.
Dürüst lider böyle yapar.
Ülkesini seven devlet adamı, ülkesinin hukukunu-yargısını tekmelemez, ona güvenir ve sığınır...
*
Hukuk işlemediği zaman...
Borular ötmeye başlıyor kışlalarda.
Bekir Coşkun - HÜRRİYET
******
İşte Serdar Akinan'ın yazısı:
Olmaz olmaz
Bu noktaya nereden geldik?
Gül'ün Cumhurbaşkanlığı ısrarından...
Cemaat devlette kadrolaştı.
Devlet kendini tehlikede gördü.
Sistem, bir kez daha, laiklik ve teklik konusunda tehlikeli gördüğü, Meclis'te temsil edilen, iki siyasal partiye kapatma davası açtı.
Her iki hareketin bugün muhatap oldukları tablo bugünün değil dünün sorunudur.
Bu vahim meselede her iki tarafın; devletin ve bu hareketlerin ağır sorumluluğu ve ciddi hataları vardır.
Her iki hareketin bugünkü kadroları, bir kez daha, ellerine geçen fırsatı heba etmişlerdir.
Peki görünen ne?
Görünen AK Parti'nin kapatılacağıdır.
Görünen DTP'nin kapatılacağıdır.
Süreç bir büyük tarihsel soruna daha gebedir.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük krizlerinden birinin tam içindedir.
Muhalefet, medya, sermaye ve sivil toplum kabak gibi bölünmüş.
Ordu ve yargı, kirli bir propaganda neticesinde, yaftalanmıştır.
Bu derin krize nereden ve nasıl geldiğimizin tartışması artık sadece vakit kaybıdır.
Görünen o ki AKP ve DTP kapatılacak.
Maalesef...
Bunu engellemek için, elbette, ittifaklar olabilir.
Bunu engellemek için elbette senaryolar öne sürülebilir.
Ancak AK Parti'nin gözardı ettiği tek bir şey var.
1960, 1971, 1980, 1997...
Neymiş?
2008'de darbe olmaz-mış!
Saçmalamayın...
Olur...
Sayın Başbakanım...
Anlattıklarınızı bir yana bırakın.
Size anlatılanları da bir yana bırakın.
Ne olur bırakın...
Medyadaki bu aşağılık adamları, sizden nemalanan bazı çevreleri ne olur dinlemeyin... Darbe sabahı onlar buharlaşır...
Ya siz? Ya bu memleket...Ya geleceğimiz...
Kabul edin. 22 Temmuz sonrası hata üstüne hata yaptınız... En büyük kazığı en yakınlarınız attı. Kontrolü kaybettiniz.
Tek bir şeyi inkâr edemezsiniz. Samimiyetsiz değilim. Yüzünüze söyleyemeyeceğim hiçbir şey yok.
Öfkeniz beni ürkütmüyor...
Gözü nefretten körleşmiş, kulakları sağırlaşmış yeminli düşmanlarınızdan da değilim.
Emin olun... Harcarlar sizi...
Bu kez bu şarkıyı burada bitirirler.
Oysa, yaptığınız onca vahim hataya karşın, size yürekten hâlâ inancım var...
Kürt sorununu üniter yapı içinde çözecek gücünüz halen var.
Devlet içindeki kadrolaşmanın önüne geçebilirsiniz.
Size yalan söylüyorlar. Bu ülkede darbe olur ve bu kez çok kötü olur...
Söyleyin ne uğruna bu ülkeyi; geleceğimizi ateşe atacaksınız?
Türkiye'de yaşayan biri olarak bir kez daha darbe yaşamak istemiyorum.
Buna hiçbirinizin hakkı yok!
Serdar Akinan -AKŞAM
KAYNAK
Bekir Coşkun ve Serdar Akinan'dan açık darbe yazısıHürriyet Gazetesi yazarı Bekir Coşkun ve Akşam Gazetesi yazarı Serdar Akinan köşesinden ima yolunu bile bir kenara bırakarak açıkça Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı tehdit etti. Her iki yazar da darbe tehdidi yaparak başbakana hakaret etti.
İşte Bekir Coşkun'un yazısı:"
Hukuk, ya da darbe...
Eğer 27 Mayıs'ta, 12 Mart'ta, 12 Eylül'de "hukuk" işleseydi darbeler olmayacaktı.
Tüm darbeler öncesi "hukuk" yoktu. Açın bakın yakın tarihe; darbelerin gerekçeleri, işlemeyen hukukun toplamıdır.
Görevini yapmamış hukuk yüzünden, iktidarların kirli çıkınlarında biriken tortuları getirip darbe gerekçesi yaptılar.
Şimdi?..
Şimdi bırakın hukuk işlesin...
*
Sevgili Yılmaz Özdil, dünkü köşesinde çok önemli bir şeyi hatırlattı hepimize:
19 Temmuz 2001'de Anayasa Mahkemesi siyasi yasağını kaldırdığında, Tayyip Erdoğan şöyle demişti:
"Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar, şahsım ve demokrasi adına hayırlı bir karardır..."
Aynı Anayasa Mahkemesi, siyasi yasağını kaldırdığı Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarını bu sefer "laik sistemi yıkmak" iddiasıyla yargılama kararı aldı.
Bir zamanlar Tayyip Erdoğan'ı koruyan hukuk, şimdi hesap soruyor...
Çünkü hukuk taraf değildir.
Bırakın işlesin...
*
AKP aklanırsa sorun yok; kurtulur...
Yok eğer aklanmaz da mahkûm olursa yine de kurtulur; ülkesini ateşe atmanın ayıbından...
Çünkü hukuk işlemediği zaman boşluğu kimin dolduracağı hiç de belli olmuyor.
AKP çıkıp aklansın.
Kendini acındırmaya, halkı kışkırtmaya, suçu yargıya atmaya, anayasayı değiştirip hukuktan kaçma yolları aramaya...
Duygu istismarına...
Mazlumu oynamaya...
Yine cinlik yapmaya gerek yok.
Tayyip Erdoğan mert ve yiğitse, kendisinin siyasi yasağını kaldıran o hukuka hesap vermekten kaçmaz.
Dürüst lider böyle yapar.
Ülkesini seven devlet adamı, ülkesinin hukukunu-yargısını tekmelemez, ona güvenir ve sığınır...
*
Hukuk işlemediği zaman...
Borular ötmeye başlıyor kışlalarda.
Bekir Coşkun - HÜRRİYET
******
İşte Serdar Akinan'ın yazısı:
Olmaz olmaz
Bu noktaya nereden geldik?
Gül'ün Cumhurbaşkanlığı ısrarından...
Cemaat devlette kadrolaştı.
Devlet kendini tehlikede gördü.
Sistem, bir kez daha, laiklik ve teklik konusunda tehlikeli gördüğü, Meclis'te temsil edilen, iki siyasal partiye kapatma davası açtı.
Her iki hareketin bugün muhatap oldukları tablo bugünün değil dünün sorunudur.
Bu vahim meselede her iki tarafın; devletin ve bu hareketlerin ağır sorumluluğu ve ciddi hataları vardır.
Her iki hareketin bugünkü kadroları, bir kez daha, ellerine geçen fırsatı heba etmişlerdir.
Peki görünen ne?
Görünen AK Parti'nin kapatılacağıdır.
Görünen DTP'nin kapatılacağıdır.
Süreç bir büyük tarihsel soruna daha gebedir.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük krizlerinden birinin tam içindedir.
Muhalefet, medya, sermaye ve sivil toplum kabak gibi bölünmüş.
Ordu ve yargı, kirli bir propaganda neticesinde, yaftalanmıştır.
Bu derin krize nereden ve nasıl geldiğimizin tartışması artık sadece vakit kaybıdır.
Görünen o ki AKP ve DTP kapatılacak.
Maalesef...
Bunu engellemek için, elbette, ittifaklar olabilir.
Bunu engellemek için elbette senaryolar öne sürülebilir.
Ancak AK Parti'nin gözardı ettiği tek bir şey var.
1960, 1971, 1980, 1997...
Neymiş?
2008'de darbe olmaz-mış!
Saçmalamayın...
Olur...
Sayın Başbakanım...
Anlattıklarınızı bir yana bırakın.
Size anlatılanları da bir yana bırakın.
Ne olur bırakın...
Medyadaki bu aşağılık adamları, sizden nemalanan bazı çevreleri ne olur dinlemeyin... Darbe sabahı onlar buharlaşır...
Ya siz? Ya bu memleket...Ya geleceğimiz...
Kabul edin. 22 Temmuz sonrası hata üstüne hata yaptınız... En büyük kazığı en yakınlarınız attı. Kontrolü kaybettiniz.
Tek bir şeyi inkâr edemezsiniz. Samimiyetsiz değilim. Yüzünüze söyleyemeyeceğim hiçbir şey yok.
Öfkeniz beni ürkütmüyor...
Gözü nefretten körleşmiş, kulakları sağırlaşmış yeminli düşmanlarınızdan da değilim.
Emin olun... Harcarlar sizi...
Bu kez bu şarkıyı burada bitirirler.
Oysa, yaptığınız onca vahim hataya karşın, size yürekten hâlâ inancım var...
Kürt sorununu üniter yapı içinde çözecek gücünüz halen var.
Devlet içindeki kadrolaşmanın önüne geçebilirsiniz.
Size yalan söylüyorlar. Bu ülkede darbe olur ve bu kez çok kötü olur...
Söyleyin ne uğruna bu ülkeyi; geleceğimizi ateşe atacaksınız?
Türkiye'de yaşayan biri olarak bir kez daha darbe yaşamak istemiyorum.
Buna hiçbirinizin hakkı yok!
Serdar Akinan -AKŞAM
KAYNAK