İbn-i Arabi Kâhin Değil
Nostradamus'un kehanetlerini bile 'herkes her şeyi bizden aldı'
yaklaşımıyla İbn-i Arabi'ye dayandırmaya çalışanlar olduğunu kaydeden Prof.
Dr. Mahmut Erol Kılıç, bu iddiaların bilimsel hiçbir kanıtı olmadığını
söyledi.
Büyük İslâm düşünürü Muhyiddin İbn-i Arabi üzerine çalışmalarıyla
tanınan Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, İbni Arabi'ye yazmadığı bir çok kitabın
izafe edildiğini, onun popülaritesinden faydalanarak kazanç sağlandığını
ifade etti. Bazı müslümanların 'herkes her şeyi bizden aldı' yaklaşımıyla
Nostradamus'un kehanetlerini de İbn-i Arabi'ye dayandırmaya çalıştıklarını
kaydeden Kılıç, bu iddiaların bilimsel hiçbir kanıtı olmadığını savundu.
Kılıç, İbn-i Arabi'nin kehanet değil doktrin sahibi gerçek bir düşünür
olduğunu, âlemin varoluşunu izah ederken harfler metafiziği yaptığını, ancak
bunu yaparken de çok gizli sırları açığa çıkarmak derdinde olmadığını
belirtti. İbn-i Arabi'nin "Harflerin İlmi" adlı eserinde âlemi harflerle
şifreleştirip ehlinin anlaması açısından pedagojik bir gaye güttüğünü
kaydeden Kılıç, Arabi'nin İslâm'ın metafiziğine yönelik görüşleri olduğu
gibi pratiğine yönelik hukuk gibi diğer alanlarda da çalışmalarının olduğunu
vurguladı.
Bir Yoga kitabı bile Muhyiddin İbn-i Arabi'ye dayandırıldı.
"Havas ilmine, astoroloji ve kehanete yönelik eserler İbn-i Arabi'ye
dayandırıldı. Bir yoga metni bile Arabi'ye izafe edildi" diyen Profesör
Kılıç, Arabi'ye atfedilen yoga metninin zaman içerisinde nasıl ona aitmiş
gibi gösterildiğini şu şekilde açıkladı: "Müslüman olan bir Hint'li
tarafından önce Farsçaya daha sonra da bir Arap yazar tarafından Arapça'ya
çevrilen bu kitabın girişine yazar şu ibareyi koydu: "Muhyiddin İbn-i
Arabi'ye bu kitabı gösterdim. Baktı, inceledi ve muhteşem bir eser dedi." Bu
ibarenin ne kadar gerçekle alakası olduğunu bilmiyoruz. Ancak bu ibareyle
çevrilen kitap zaman içinde çoğaltılırken İbn-i Arabi'nin üzerine kaldı.
Kitabın Adı 'Havz-ul Hayat'. Tasavvuf üzerine çalışan ve kitaplar yazan bazı
Osmanlı uleması da bu eserden İbn-i Arabi'nindir diyerek faydalandılar."
Kılıç, Arabi'yi izafe edilip de onun olmayan başka bazı eserlerin de
adlarını verdi. Buna göre o kitaplar şunlar: " Şeceret-ül Kevn (Hayat
Ağacı). Risale-i Ehadiye- Dürrü Meknun (Gizli İnciler- Gerçek yazarı: Ahmet
Bican.) Prof. D. Kılıç, İbn-i Arabi'ye dayandırılan ve Osmanlı Devleti'nin
kuruluşu ve akibetini anlatan Şecere-tül Numaniye adlı eserin de ona ait
olmadığını savundu.
Kılıç; "Osmanlı Devleti'nin kurulacağını, kaç yıl payidar kalacağını
ve nasıl son bulacağını anlatan Şecere-tül Numaniye (Numan'ın Soy ağacı)
adlı kitap da ona dayandırılıyor. Bu kitap Hanefi Mezhebi'nin kurucusu Numan
Bin Sabit'e gönderme yaparak Osmanlı'nın bir hanefi devlet olduğunu da
anlatır. Ancak bu kitabın 16.yüzyıldan geriye metni bulunmamaktadır." dedi.
İbni Arabi'nin Halep'de bulunduğu sıralarda kendi yazdığı kitapların
listesini yaptığını ve bu listede 250 kitabı naklettiğini hatırlatan Kılıç
sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu kitap listesinde Şecere-tül Numaniye'nin adı
yok. Ancak İbn-i Arabi listenin sonunda 'hatırlamadıklarım olabilir' diyor.
Ama O sırada Halep'de yani Anadolu coğrafyasındaydı. Bu coğrafyaya dair bir
eseri hatırlamayacağını sanmıyorum. Bu kitabın Osmanlı devrinde yazılıp
İbnül Arabi'ye izafe edildiğini düşünüyorum.
Şimdiki veriler ışığında konuştuğumuz zaman bu kitabın ona ait
olmadığını söyleyebiliyoruz. Bu kitabın gerçek yazarının kim olduğunu ise
bilmiyoruz."
KABALA METİNLERİNDE İBN-İ ARABİ ETKİSİ VAR
Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, İbn-i Arabi'nin Nostradamus'u etkileme
ihtimalinin şu şekilde varolabileceğini söylüyor: "Nostradamus Fransız
Yahudi kabalistidir. Kabala metinleri üzerinde çalışan bazı Yahudi bilim
adamları derlerki 'Kabala'nın bir çok metni İslam Tasavvufu'ndan
alınmıştır.' Bu adamlar Ortodoks yani Selefi Yahudiler'dir. Yahudilerin
özellikle İspanya tecrübesinde İslâm sufilerinden tesir aldıklarını iddia
ederler." Profesör, İslâm tasavvufunun da dış kaynaklardan etkilendiğini
söyleyenler olduğunu hatırlatarak şu noktaya dikkat çekiyor: "Yahudiliğin
mistik taraflarının doğuşuna İslâm Sufileri neden oldu diyen Yahudi
araştırmacılar var. Çünkü Kabala Ortaçağ İspanya'sında ortaya çıktı. Bu
araştırmacılardan biri de Paul Fenton adında bir Yahudi. Fenton, Kabala
metinlerinde İbnü'l Arabi'nin Arapça metinlerinin İbranice'ye çevrilerek
bire bir alıntı yapıldığını ispatladı."
Nostradamus'un kehanetlerini bile 'herkes her şeyi bizden aldı'
yaklaşımıyla İbn-i Arabi'ye dayandırmaya çalışanlar olduğunu kaydeden Prof.
Dr. Mahmut Erol Kılıç, bu iddiaların bilimsel hiçbir kanıtı olmadığını
söyledi.
Büyük İslâm düşünürü Muhyiddin İbn-i Arabi üzerine çalışmalarıyla
tanınan Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, İbni Arabi'ye yazmadığı bir çok kitabın
izafe edildiğini, onun popülaritesinden faydalanarak kazanç sağlandığını
ifade etti. Bazı müslümanların 'herkes her şeyi bizden aldı' yaklaşımıyla
Nostradamus'un kehanetlerini de İbn-i Arabi'ye dayandırmaya çalıştıklarını
kaydeden Kılıç, bu iddiaların bilimsel hiçbir kanıtı olmadığını savundu.
Kılıç, İbn-i Arabi'nin kehanet değil doktrin sahibi gerçek bir düşünür
olduğunu, âlemin varoluşunu izah ederken harfler metafiziği yaptığını, ancak
bunu yaparken de çok gizli sırları açığa çıkarmak derdinde olmadığını
belirtti. İbn-i Arabi'nin "Harflerin İlmi" adlı eserinde âlemi harflerle
şifreleştirip ehlinin anlaması açısından pedagojik bir gaye güttüğünü
kaydeden Kılıç, Arabi'nin İslâm'ın metafiziğine yönelik görüşleri olduğu
gibi pratiğine yönelik hukuk gibi diğer alanlarda da çalışmalarının olduğunu
vurguladı.
Bir Yoga kitabı bile Muhyiddin İbn-i Arabi'ye dayandırıldı.
"Havas ilmine, astoroloji ve kehanete yönelik eserler İbn-i Arabi'ye
dayandırıldı. Bir yoga metni bile Arabi'ye izafe edildi" diyen Profesör
Kılıç, Arabi'ye atfedilen yoga metninin zaman içerisinde nasıl ona aitmiş
gibi gösterildiğini şu şekilde açıkladı: "Müslüman olan bir Hint'li
tarafından önce Farsçaya daha sonra da bir Arap yazar tarafından Arapça'ya
çevrilen bu kitabın girişine yazar şu ibareyi koydu: "Muhyiddin İbn-i
Arabi'ye bu kitabı gösterdim. Baktı, inceledi ve muhteşem bir eser dedi." Bu
ibarenin ne kadar gerçekle alakası olduğunu bilmiyoruz. Ancak bu ibareyle
çevrilen kitap zaman içinde çoğaltılırken İbn-i Arabi'nin üzerine kaldı.
Kitabın Adı 'Havz-ul Hayat'. Tasavvuf üzerine çalışan ve kitaplar yazan bazı
Osmanlı uleması da bu eserden İbn-i Arabi'nindir diyerek faydalandılar."
Kılıç, Arabi'yi izafe edilip de onun olmayan başka bazı eserlerin de
adlarını verdi. Buna göre o kitaplar şunlar: " Şeceret-ül Kevn (Hayat
Ağacı). Risale-i Ehadiye- Dürrü Meknun (Gizli İnciler- Gerçek yazarı: Ahmet
Bican.) Prof. D. Kılıç, İbn-i Arabi'ye dayandırılan ve Osmanlı Devleti'nin
kuruluşu ve akibetini anlatan Şecere-tül Numaniye adlı eserin de ona ait
olmadığını savundu.
Kılıç; "Osmanlı Devleti'nin kurulacağını, kaç yıl payidar kalacağını
ve nasıl son bulacağını anlatan Şecere-tül Numaniye (Numan'ın Soy ağacı)
adlı kitap da ona dayandırılıyor. Bu kitap Hanefi Mezhebi'nin kurucusu Numan
Bin Sabit'e gönderme yaparak Osmanlı'nın bir hanefi devlet olduğunu da
anlatır. Ancak bu kitabın 16.yüzyıldan geriye metni bulunmamaktadır." dedi.
İbni Arabi'nin Halep'de bulunduğu sıralarda kendi yazdığı kitapların
listesini yaptığını ve bu listede 250 kitabı naklettiğini hatırlatan Kılıç
sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu kitap listesinde Şecere-tül Numaniye'nin adı
yok. Ancak İbn-i Arabi listenin sonunda 'hatırlamadıklarım olabilir' diyor.
Ama O sırada Halep'de yani Anadolu coğrafyasındaydı. Bu coğrafyaya dair bir
eseri hatırlamayacağını sanmıyorum. Bu kitabın Osmanlı devrinde yazılıp
İbnül Arabi'ye izafe edildiğini düşünüyorum.
Şimdiki veriler ışığında konuştuğumuz zaman bu kitabın ona ait
olmadığını söyleyebiliyoruz. Bu kitabın gerçek yazarının kim olduğunu ise
bilmiyoruz."
KABALA METİNLERİNDE İBN-İ ARABİ ETKİSİ VAR
Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, İbn-i Arabi'nin Nostradamus'u etkileme
ihtimalinin şu şekilde varolabileceğini söylüyor: "Nostradamus Fransız
Yahudi kabalistidir. Kabala metinleri üzerinde çalışan bazı Yahudi bilim
adamları derlerki 'Kabala'nın bir çok metni İslam Tasavvufu'ndan
alınmıştır.' Bu adamlar Ortodoks yani Selefi Yahudiler'dir. Yahudilerin
özellikle İspanya tecrübesinde İslâm sufilerinden tesir aldıklarını iddia
ederler." Profesör, İslâm tasavvufunun da dış kaynaklardan etkilendiğini
söyleyenler olduğunu hatırlatarak şu noktaya dikkat çekiyor: "Yahudiliğin
mistik taraflarının doğuşuna İslâm Sufileri neden oldu diyen Yahudi
araştırmacılar var. Çünkü Kabala Ortaçağ İspanya'sında ortaya çıktı. Bu
araştırmacılardan biri de Paul Fenton adında bir Yahudi. Fenton, Kabala
metinlerinde İbnü'l Arabi'nin Arapça metinlerinin İbranice'ye çevrilerek
bire bir alıntı yapıldığını ispatladı."