İşte CHP'nin cami düşmanlığı

Serdengeçti

Banned
Katılım
8 May 2007
Mesajlar
1,808
Reaction score
0
Puanları
0
İşte CHP'nin cami düşmanlığı​

29 yıllık Köşk Camii'nin yeniden inşasını mühürleyerek bölge halkını mağdur eden CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz'ın bir uygulaması çileden çıkardı... Bu karara büyük tepki gösterenler ise bakın neler söyledi?

Akşam gazetesinin haberi üzerine Yıldız Evler Mahallesi’nde bulunan 29 yıllık Köşk Camii’nin yeniden inşasını mühürleyerek bölge halkını mağdur eden CHP’li Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, 2004 yılında Danıştay tarafından yıkımı onanan ve Belediye Encümeni’nin yıkım kararı aldığı kanunsuz meyhaneye ise yıllardır dokunmuyor.

İŞTE SOLCU BAŞKANIN ÇİFTE STANDARDI

Kızılay/Milli Mücadele Caddesi üzerindeki bir binada, Türkiye Yazarlar Birliği’nin (TYB) üst katında yıllardır ruhsatsız ve kaçak yapı olarak faaliyet gösteren “Meyzen” adlı meyhane, 300 metre yakınında bulunan Çankaya Belediyesi tarafından kollanıyor.

TYB’nin defalarca şikâyette bulunduğu kaçak yapı ile ilgili Danıştay’ın ve Belediye Encümeninin 18.09.2003 tarih ve 2857 sayılı tespit tutanağı ile yıkım kararına rağmen Çankaya Belediyesi’nin yıkımı gerçekleştirmemesi, TYB’yi, İçişleri Bakanlığına başvurmaya zorladı. İçişleri Bakanlığı da konuyu Valiliğe bildirdi. Ankara Valiliği, TYB’ye cevaben incelemenin yapıldığına dair bir yazı gönderdi. Ankara Valiliğinin, Türkiye Yazarlar Birliği Başkanlığı’nın şikâyetine karşılık yazısı, CHP’li Belediye’nin kaçak meyhaneyi kolladığını gözler önüne serdi. Valilik, Vali Yardımcısı Erdoğan Aygenç imzası ile TYB’ye gönderdiği yazıda “Çankaya Belediyesi’nin 25.03.2008 gün ve 157 sayılı yazısında söz konusu adrese gidildiği ancak bağımsız bölüm kapısının kapalı olması ve mal sahiplerinin kimsenin bulunmaması nedeniyle yıkım işlemlerinin ileri bir tarihe ertelediği belirtilmektedir. Bilgilerinize…” dedi.

“AYYAŞLARA HUKUK İŞLEMİYOR”

TYB Müdürü Ahmet Fidan ise, “Konu meyhane olunca 2001’den bu yana mal sahiplerine ulaşılamıyor ve mekân kapalı” deniliyor, söz konusu Müslümanların yasal ibadethanesi olunca anında inşaat hukuksuz bir şekilde mühürleniyor. Biz 10 yıldır hukuki mücadelemizi sürdürüyoruz ve hukuk hep bizi haklı çıkartıyor. Ancak hukukun gücü Çankaya Belediyesi'ne ve ayyaşlara yetmiyor” dedi.

“VERİLEN KARAR AÇIK”

Çankaya Belediye Encümeni'nin 18.09.2003 tarih ve 2857 sayılı tespit tutanağı ile yıkım kararı alınmasına rağmen hâlen mekânın meyhane olarak işletildiğini ifade eden Fidan, işletmenin bina içinde huzursuzluğa da neden olduğunu vurguladı. Fidan, “Bu meyhane akşam 6’dan sonra adeta tavernaya dönüyor. Müzik sesleri, naralar, çığlıklar ve tepinmeler bizi son derece rahatsız ediyor. Yazar Okulu kapsamında eğitime gelen öğrencilerimize artık gürültüden ders veremez hâle geldik. Biz hukuki hak talebimizi sürdürmeye ve mücadele etmeye kararlıyız. Çifte standart isteyenlere karşı sonuna kadar direneceğiz” dedi.
http://www.cafesiyaset.com/haber/20080512/Iste-CHPnin-cami-dusmanligi.php
 
TOKİ'nin yaptırdığı camiye, cemaat, Nakşibendi şeyhi Kotku'nun adı verildi.

Türkiye çapında 240 cami inşaatı yürüten TOKİ’nin Ankara Eryaman’da inşa ettiği camiye Nakşibendi şeyhi Mehmet Zahid Kotku’nun ismi verildi. TOKİ Başkanı, ‘Cami isimlerini cemaat koyuyor. Cemaate karışmak doğru değil’ diye konuştu

Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından Ankara’da yaptırılan camiye Nakşibendi tarikatı şeyhlerinden Mehmet Zahid Kotku’nun adı verildi. TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, TOKİ tarafından yapılan camilerin isimlerinin cemaat tarafından verildiğini belirterek, “Cemaate karışmak doğru değil ki” dedi.

Konut ihtiyacının karşılanması konusunda görevli olan TOKİ, cami yapımına gösterdiği hassasiyetle de dikkat çekiyor. Türkiye çapında 240 cami inşaatı yürüten TOKİ, Ankara’nın Eryaman semtinde bir camiyi de bu yıl içinde tamamladı. Eryaman’ın tenha bir yerleşim bölgesine inşa edilen iki katlı cami, ilginç tasarımı ve yeşil renginin yanı sıra ismiyle de dikkat çekti.

Camiye, Nakşibendi tarikatının uzantısı olan İskender Paşa dergâhının şeyhlerinden Mehmet Zahid Kotku’nun adı verildi. Henüz resmi imam ataması yapılmayan camiye, cemaatten kişiler imamlık yapıyor. Bölgede cami yapımı için bir dernek kurulduğu, cami yapım talebini TOKİ’ye bu derneğin ilettiği öğrenildi.

TOKİ tarafından yaptırılan cami, Dikmen’de bulunan Mehmet Zahid Kotku Camii’nden sonra Ankara’nın ikinci Kotku camisi oldu. Dikmen’deki cami, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin büyük başarı kazandığı 2002 seçimlerinden hemen sonra ilk cuma namazını kıldığı cami olarak biliniyor.

Milliyet’in sorularını yanıtlayan Bayraktar, başında olduğu idare tarafından 240 cami yapıldığını, söz konusu caminin de mahallelinin isteği ile inşa edildiğini söyledi. Bayraktar, caminin ismine ilişkin olarak, “Hiçbir camiye bir isim koymuş değiliz biz. Cemaat koyuyor. Cemaate karışmak doğru değil ki” dedi. Bayraktar, şöyle devam etti:

“İsmi, mahalle sakinleri belirliyor. Onlar talep ettiler, biz de camiyi yaptık. Cami isimlerine hiç karışmayız biz. Resmi kayıtlarda bununla ilgili en ufak bir işlemimiz yok. Bizden birisine ne şifahi ne yazılı giden bir şey yok. Bizim herhangi bir girişimimiz yok bu konuda. Bir talebimiz ya da bize gelen bir talep yok. Bize soran da yok.”

AKP’de Nakşi ağırlığı iddiası

İslami tarikatlar içinde en çok kollara ayrılan ve en kalabalık tarikat tartışmasız Nakşibendiler.

Ülkemizde Nakşi tarikatların içinde en önemlileri olan İskenderpaşa, İsmailağa ve Adıyaman Menzil kollarına mensup pek çok siyasi var. Nakşibendi cemaatiyle yakın ilişkisi bulunan siyasiler arasında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, eski İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in de olduğu biliniyor.

Mehmet Zahid Kotku kimdir?

Nakşi şeyhi Mehmet Zahid Kotku, 1897 yılında Bursa’da doğdu. Kafkasya kökenli olan Kotku, Nakşibendiliğin Gümüşhanevi dergâhında dini eğitim aldı. Anadolu’da çeşitli köy ve kasabalarda imamlık yaptıktan sonra 1958 yılında İstanbul Fatih’teki İskenderpaşa Camii imamlığına tayin edildi. Vefatına kadar da bu caminin imamlığını sürdürdü. 13 Kasım 1980 yılında vefat etti ve Süleymaniye Camii’nin haziresine defnedildi.

Nakşilerin en önemli isimlerinden biri olan Kotku’nun rahle-i tedrisinden pek çok siyasi geçti. Genelde üniversite talebelerine ders veren Kotku, bu sayede hem bürokraside hem de politikada tanınmış öğrencilere sahipti. Bir dönem Milli Selamet Partisi (MSP) ve Adalet Partisi (AP) içinde sözü dinlenir bir güce sahip oldu. İskenderpaşa cemaatinin ilk şeyhi olan Kotku’nun yetiştirdiği talebeler arasında Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Recai Kutan, Korkut Özal gibi Türk siyasi hayatına damga vurmuş ünlüler var.

MİTHAT YURDAKUL / Milliyet
 
İşte CHP'li belediyenin cami karşıtlığının belgesi

Çankaya'da cami inşaatını mühürleyen CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz'ın, 2004 yılında Belediye Encümeni'nin yıkım kararı aldığı ve Danıştay tarafından yıkımı onanan kanunsuz meyhaneye ise yıllardır dokunmadığı ortaya çıktı.

cami.jpg



Vakit Gazetesi'nin haberine göre medyada yer alan haberlerinden ardından aynı gün 29 yıllık Köşk Camii'nin yeniden inşaasını durduran CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, hakkında Danıştay'ın 2004 yılında onayladığı ve Belediye Encümeni'nin 18.09.2003 tarihli tespit tutanağıyla yıkım kararı bulunan kanunsuz meyhaneyi 5 yıldır yıkmıyor.

Kızılay Milli Mücadele Caddesi üzerindeki bir binada, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB)'nin üst katından yıllardır ruhsatsız ve kaçak bir yapı olarak faaliyet gösteren meyhane, 300 metre yakınında bulunan Çankaya Belediyesi tarafından kollanıyor. Birliğin, defalarca şikayette bulunduğu kaçak yapı ile ilgili Danıştay'ın ve Belediye Encümeni'nin 18.09.2003 tarih ve 2857 sayılı tespit tutanacağı ile yıkım kararına rağmen Çankaya Belediyesi'nin yıkımı gerçekleştirmemesi üzerine TYB, İçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Bakanlığın da konuyu Ankara Valiliği'ne bildirmesi üzerine valilik konuyla ilgili açıklamada bulundu.

'YIKIMI YAPILACAK BÖLÜMÜN KAPISI KAPALI'

CHP'li Çankaya Belediyesi, kaçak olduğunu kabul ettiği meyhanenin yıkımını niçin gerçekleştirmediği konusunda gerekçesini açıklayan Ankara Valiliği, TYB'ye gönderdiği yazıda, 'Söz konusu adrese gidildiği anacak bağımsız bölüm kapısının kapalı olması ve mal sahiplerinin kimsenin bulunmaması nedeniyle yıkım işlemlerinin ileri bir tarihe ertelendiği belirtilmektedir' dedi.

kaynak
 
Bazı eserler tarihi değere haizdir. Ben mesela mahallemizdeki bir ağaca bile kıyamam yıkmaya. Bende çok hatırası vardır. Altında eşimle gençken oturmuşum arkadaşlarımla derin sohbetler etmişim. Bunu yıkıpta bir yerlerine biş şeymi kazandıracaklar. Camide öyle . Orada çok namaz kılmış orayı o hali ile seven pek çok insan varken yıkıpta ne olacak . Boynuzunıuz varda sığamadınız mı ?.

Niyetiniz eğer cami yapmaksa onu yıkmadan hatıraları yok etmeden bir başka uygun yere yapılanbilir. Tarihi değerlere saygısızlar hatıraları es geçenler Allahın da düşmanıdır.
 
TOKİ'nin yaptırdığı camiye, cemaat, Nakşibendi şeyhi Kotku'nun adı verildi.


senin adını mı verseydi

ne olmuş ya bu ülkede müslüman bir insanın adı anılmayacakmı nedir yani bu ülkedekilerin hepsi dinsizmi olsun

nedir bu islam düşmanlığı isme bile tahammülünüz yok fransız yazarın bile hemde türk kızlarını fransız erkekleriyle töbe haşa dien bir adamın ismi var ama müslüman birinin ismi olamaz

bumudur laiklik
bumudur cumhuriyet
bumudur hak hukuk eşitlik
 
boş verin bu siyaset işlerini ama bizlerde kendi din ve kültürümüze sahip çıkmalıyız
 
TOKİ'nin yaptırdığı camiye, cemaat, Nakşibendi şeyhi Kotku'nun adı verildi.


senin adını mı verseydi

ne olmuş ya bu ülkede müslüman bir insanın adı anılmayacakmı nedir yani bu ülkedekilerin hepsi dinsizmi olsun

nedir bu islam düşmanlığı isme bile tahammülünüz yok fransız yazarın bile hemde türk kızlarını fransız erkekleriyle töbe haşa dien bir adamın ismi var ama müslüman birinin ismi olamaz

bumudur laiklik
bumudur cumhuriyet
bumudur hak hukuk eşitlik

Bir kişi kendi yaptırıp bağışladığı tesise adı verilebir. Yaptırmadığı hiç bir emeği olmadı ğı yere adının verilmesi hırsızlığa girer. Sahteceliktir bu.

En azından etik bir davranış değildir. Arkadaşların itirazı bunadır.
 
Bir kişi kendi yaptırıp bağışladığı tesise adı verilebir. Yaptırmadığı hiç bir emeği olmadı ğı yere adının verilmesi hırsızlığa girer. Sahteceliktir bu.

En azından etik bir davranış değildir. Arkadaşların itirazı bunadır.

biz hırsızlığın ne olduğunu bilebilecek kapasitemiz var

neden yukarda yazmış olduğum örneğe itiraz eden olmadı peki

m.zahid kotku o fransız şerefsizinden dahamı az seviyordu bu ülkeyi

bırakın bu işleri....
 
camiye karşılık meyhane restleşmesi ha. çok hoş olmuş. şimdi gelelim asıl mevzuya, ben köşk camiini ve yıldızevleri çok iyi bilirim. mağdur olmuşmuş halk, tepkiliymiş. siz o civarda kaç camii olduğundan bile habersizsiniz. eksik ve yanlı çarpıtma haberin en güzel örneğini görmek çok hoş. camii inşaatına neden engel olmuş, hukuki gerekçe neymiş neden yazamıyor çok sayın muhabir denen şarlatan.artı cami kapalı değil, inşaat yapılan kısmı mühürlüdür.
İnşaat Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin kararı gerekçe gösterilerek Çankaya Belediyesi ekiplerince mühürlenmişti. Belediye yetkililerince bırakılan mühürleme tutanağında, 5393 ve 5612 sayılı kanunların ilgili maddelerin gereği mal sahipleri tarafından yerine getirilinceye kadar mühürlendiği belirtilerek, imar mevzuatının gerektirdiği belgelerle birlikte bir ay içinde Çankaya Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne başvurulması gerektiği bildirilmişti.
buna rağmen birileri şişiirerek ve bir meyhaneyi camiye alternatif gösterek iğrenç bir habercilik örneği sergiliyor.saygılarımla..
 
camiye karşılık meyhane restleşmesi ha. çok hoş olmuş. şimdi gelelim asıl mevzuya, ben köşk camiini ve yıldızevleri çok iyi bilirim. mağdur olmuşmuş halk, tepkiliymiş. siz o civarda kaç camii olduğundan bile habersizsiniz. eksik ve yanlı çarpıtma haberin en güzel örneğini görmek çok hoş. camii inşaatına neden engel olmuş, hukuki gerekçe neymiş neden yazamıyor çok sayın muhabir denen şarlatan.artı cami kapalı değil, inşaat yapılan kısmı mühürlüdür.
İnşaat Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin kararı gerekçe gösterilerek Çankaya Belediyesi ekiplerince mühürlenmişti. Belediye yetkililerince bırakılan mühürleme tutanağında, 5393 ve 5612 sayılı kanunların ilgili maddelerin gereği mal sahipleri tarafından yerine getirilinceye kadar mühürlendiği belirtilerek, imar mevzuatının gerektirdiği belgelerle birlikte bir ay içinde Çankaya Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne başvurulması gerektiği bildirilmişti.
buna rağmen birileri şişiirerek ve bir meyhaneyi camiye alternatif gösterek iğrenç bir habercilik örneği sergiliyor.saygılarımla..

Bahsedilen mevkiide kaç tane camii olduğu kimsenin umurunda değil ki.. Yanyana 5 tane cami yapmaya kalksalar ''durun 1 tane de okul yapın'' diyen çıkmaz aralarında..
 
camiye karşılık meyhane restleşmesi ha. çok hoş olmuş. şimdi gelelim asıl mevzuya, ben köşk camiini ve yıldızevleri çok iyi bilirim. mağdur olmuşmuş halk, tepkiliymiş. siz o civarda kaç camii olduğundan bile habersizsiniz. eksik ve yanlı çarpıtma haberin en güzel örneğini görmek çok hoş. camii inşaatına neden engel olmuş, hukuki gerekçe neymiş neden yazamıyor çok sayın muhabir denen şarlatan.artı cami kapalı değil, inşaat yapılan kısmı mühürlüdür.
İnşaat Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin kararı gerekçe gösterilerek Çankaya Belediyesi ekiplerince mühürlenmişti. Belediye yetkililerince bırakılan mühürleme tutanağında, 5393 ve 5612 sayılı kanunların ilgili maddelerin gereği mal sahipleri tarafından yerine getirilinceye kadar mühürlendiği belirtilerek, imar mevzuatının gerektirdiği belgelerle birlikte bir ay içinde Çankaya Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne başvurulması gerektiği bildirilmişti.
buna rağmen birileri şişiirerek ve bir meyhaneyi camiye alternatif gösterek iğrenç bir habercilik örneği sergiliyor.saygılarımla..

20 yıla yakın cankaya belediyesiyle iç içeydik biz kimin neye zıt kimin neye ihtiyacı oldugunu biliyoruz kimsenin bişeyleri sisirdiği yok yalan haber yapsaydı daha güzel habercilik sergilemiş olurdu değilmi:goz:
 
genlerinde var din düşmanlığı o genin temmlerinide dedeleri ismet atmıştı
 
o kadar camii yaptınız elinize ne geçti ??
bu defa da yapmayıverin
kimsenin dini inanışına veya ibadetine birşey demem ama ;
bu inanış halkı asimile ve mahalle baskısıyla dini dayatmaya vardığı an o zaman hiçbir önemi kalmaz
şuan da kullanılan siyasi simge gibi.
devlet siyasetini camiilerden yapıyor.
diyanet işleri ya kapatılmalı ya da devletin halkı yönlendirme aracı olarak kullanılmamalı.
 
Eğer yazdığın cümleden anlatmaya çalıştığın şey Laiklik ise onun temelini Mustafa Kemal attı. 3-5 çapulcu silemez bu geni bizim vücudumuzdan :goz:

valla arkads cevabını verir neyi kastettiğinide sen demek ki laikliği din düşmanlıgı olarak görüyosun ki bu kelimeleri sarfettin ayrıca dikkatimi cekti konusacak sey bulamayınca hemen bel altı vurmaya calısıyosunuz Atatürk sizin tekelinizde değil bunu kafanıza sokun :goz:
 
ERYILMAZ’DAN KÖŞK CAMİİ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI...


“Orayı camii alanı olarak tercih ve tescil eden belediye gururla söylemeliyiz ki Çankaya Belediyesi’dir...”

Türkiye, gerilimin sarkancında sallanıp duruyor. Bir satranç ustası edası, tavrı, çok bilmişliği, hukuk tanımazlığı ve topluma dayatması ile iktidar ve onun uzantısı yerel iktidarlar adeta cirit atıyor, küçük devletçikler, bağımsız devletçikler tavrıyla toplumun tümünün inançlarını istismar ediyor. Adeta tüm toplumla dalga geçiyor. Toplumun kutsal duygularıyla oynayarak, Türkiye’yi ucu ve ışığı görünmeyen karanlık bir tünele adeta göz göre götürüyor... Türkiye bunu hak etmiyor...

Türkiye Cumhuriyeti’nin bireylerini yurttaştan kula dönüştürme, Türkiye’yi birlikten çözülüşe götürmenin bayraktarlığını yapanların toplumun dini alanlarını bir tür ‘gasp” etmeleri bir yandan aczin bir yandan inançların ardına saklanmanın kendisinden başka bir şey değildir...

Köşke cami yapmak, köşke her türden kendi bayraklarını dikmek isteyen iflah olmaz, dayatmacı iktidarın ve ona kur yapan Büyükşehir Belediyesi’nin keyfiliğin şahikasında dolandığı yeni ama bildik öğelere süslü tüm toplumu sessizleştirip, hukuk dışı yöntemlerle bir tür meydan okumadır... Mütedeyyin insanların duygularıyla bu kadar pervasızca oynayan eşi benzeri görülmemiş bir iktidar ile ona yaranma derdiyle hukuku bir kenara iten Büyükşehir Belediyesi... Evet ol hakikat budur!

Herkes her şeyden evvel şunu bilmelidir; Çankaya Belediyesi, Çankaya sınırları içerisindeki başta camiler olmak üzere tüm ibadet yerlerini periyodik olarak temizleyen ve bunun istismarını yapmayan, bunun gölgesine sığınmayan laik ve Cumhuriyetçi ideallere bağlı ama halkın dini duygularıyla barışık bir belediyedir... Herkes her şeyden evvel şunu bilmelidir ki; o bölgedeki yoğunluk dikkate alınarak oranın camii olarak 1/1000’lik imar planını 3 Aralık 2004 tarihinde kendi meclisinden geçiren belediye Çankaya Belediyesi’dir. Yani orayı camii alanı olarak tercih ve tescil eden belediye gururla söylemeliyiz ki Çankaya Belediyesi’dir… Büyükşehir Belediye Meclisi de bu kararımızı 18 Şubat 2007’de onaylamıştır. Ama dini yerleri her türden rant, ticari kaygı ve öğelerden uzak tutma anlayışımızla inşaat alanı 3180 m2 olan bu alan gel zaman git zaman Büyükşehir Belediyesi tarafından tekrar ele alınarak bozulmaya, istismara, yozlaşmaya uğratılmış, bizim onayladığımız plan Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 16 Mart 2007 tarihli kararıyla, el çabukluğu marifeti hesabıyla baştan aşağıya değiştirilmiştir... Büyükşehir Belediyesi yeni kararla emsali 1 olan bu alanda emsali serbest bırakmış, dahası bodrum katlarını inşaat yoğunluğu içine katmayarak inşaat alanını iki katına çıkarmıştır... Belediyemiz onayından geçmeyen bu planı Büyükşehir Belediyesi’nin ruhsatlandırmasındaki keyfiliğin ve şımarıklığın aslında hukuka karşı bir meydan okuma olması ve bunun iktidar ve onun yerel uzantısı Gökçek tarafından alışkanlık haline getirilmesi ne hazindir... Altınını çizerek belirtmek durumundayız; bu camiye ilişkin bütün ruhsat yangından mal kaçırırcasına ve çabukluğuyla Büyükşehir Belediyesi tarafından verilmiştir. Üstelik ruhsat verme işlemi mevcut yasalara aykırı ve görevi kötüye kullanarak hukuk dışı bir biçimde tahsis edilmiştir. Şimdi Gökçek bir kez daha suçüstü yakalanmıştır.
28 Şubat sürecinin simgesi bir durumla Türkiye’yi yeniden karşı karşıya bırakmak akıl karı değildir… Bu toplumun kutsalları hepimizindir. Kimse kendisini inançların sahibi görerek onun uzantısı ve hamisi gibi görme yanılgısına düşmesin… Bölgedeki insan yoğunluğu düşünüldüğünde bizim yaptığımız ilk planın ideal olduğu aşikardır. Hal böyleyken camii yolu ile insanların inanç alanını parsellemek ve bunu göstere göstere yaparak hukuk dışını bir kaçış ve çatışma alanı olarak seçmek kimseye bir şey kazandırmaz… Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin 16 ocak 2008 gün ve 2007 / 526 sayılı kararı ile Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 16 mart 2007 tarihli ve 829 sayılı kararı ile ilgili yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Bizim Büyükşehir Belediyesi ile ortak aldığımız hukuksal bütün kurallara uyan insanların her türden ibadet ihtiyacını rahat rahat karşılayan bir planı sırf rant uğruna reddetmek niye? Sırf insanların inançlarını sömürmek için reddetmek niye?

Meşruiyet zemininden kaçan iktidara ve yanar döner Melih GÖKÇEK ‘ e diyoruz ki; hukuka saldırmayın ve hukuka rağmen iş yapma nobranlığına düşmeyin. Unutmayın ki hukuk birgün herkese lazım olur…

İktidar ve onun Ankara’daki hık deyicisi Gökçek inançlı insanlarımızın akılsız simsarları, bizlerse inançlı insanlarımızın gerçek dostlarıyız…
 
Ya şu dinciler bir an önce Hakkın rahmetine kavuşsunda,
Artık şu dünyevi işlerden kurtulsunlar acıyorum bunlara , adamlar yaşayan birer zombi olmuşlar.
Elini salla camiye çarpıyor neyin sömürüsünü yapıyorsunuz be insafsızlar.
İbadet edene sana yaasakmı dediler.
Siz bu dünyanın adamları değilsiniz, bir an önce dilerimki Hakkın rahmetine kavuşun.
Sizde kurtulun millette sizden kurtulsun artık.
 
Ya şu dinciler bir an önce Hakkın rahmetine kavuşsunda,
Artık şu dünyevi işlerden kurtulsunlar acıyorum bunlara , adamlar yaşayan birer zombi olmuşlar.
Elini salla camiye çarpıyor neyin sömürüsünü yapıyorsunuz be insafsızlar.
İbadet edene sana yaasakmı dediler.
Siz bu dünyanın adamları değilsiniz, bir an önce dilerimki Hakkın rahmetine kavuşun.
Sizde kurtulun millette sizden kurtulsun artık.

orjinal bir beddua olmus tebrikler dinciler tesekkur mü etsin küfür mü etsin belli olmayacak bişey

yalnız konuyu tam anlamadın heralde ben acıklayım orda uygulanan çifte standartdan bahsediliyor üstekil biri yasal digeri ise coktan kaldırılması gereken kanuni birsey sorun burdan kaynaklanıyor yoksa kimse eryılmazın cami düşmalıgıyla yada başka bişeyiyle ilgilendiği yok herkes biliyor kimin ne oldugunu
ayrıca ibadet özgürlüğü demişssin türban takanların ibadetine acaba kim engel oluyor sonucta kuranda vardır veya yoktur sorun o değil birisi bunu ibadet için yapıyor sen buna engel oluyorsun bire gecmiş yasak değil diyorsun ibadet sadece namaz kılmak değildir o sadece bitanesidir:goz:

acaba su millete sorsan en cok kimden kurtulmak istiyorsun diye sana cok güzel cevap verirler
 
başlığı açan arkadaşın işi bitmiş.
kacacak yer,cennete gidecek muhabbet arar gibi.
sen merak etme kardeşim,karışma boyle şeylere. benim gibi meyhaneciler olduğu surece sen kesin cennete gidersin.git hayatını yaşa.
saygılar.
 
Geri
Üst