İşsizliğe Mahkum Edilmiş Bir Engellinin Başbakana Seslenişi

hb1453

New member
Değerli forum üyeleri ve forum yöneticileri aşağıdaki yazımı gerekirse çıktı alarak okumanızı ve ilginizi çektiyse ilgili kişi ve kuruluşlara göndermenizi istiyorum. Desteğinizi için şimdiden teşekkür ederim.

SAYIN BAŞBAKANIM

Muhterem Başbakanım ben konuşma engelli bir vatandaşınızım. Siz Belediye Yönetimini ve siyaseti iyi bilirsiniz. Başbakan olarak başarılarınızı biliyorum. Bunlar için takdir ve teşekkürlerimi arz ederim. Ancak ülkemizde vatandaşların yaşıyor oldukları sorunları çözmek için yerel yöneticileri ve ilgili bakanları geçerek mutlak suretle size ulaşmaya çalışmaları sizin emriniz altındaki çoğu bakanların ve çoğu bürokratların yetersiz olduklarının somut bir kanıtı olmaktadır. Yaşıyor olduğumuz ekonomik ve sosyal kriz süreci bu yetersizliği zirveye çıkarmıştır.

1-ENGELLİLERİN MESLEKİ EĞİTİMİ: Bundan üç yaklaşık üç buçuk yıl kadar önce Engellilerle ilgili bir kanun çıkarttınız. Bunun için bir engelli olarak teşekkür ederim. Ancak kanunun uygulanması konusunda yeterli hassasiyetin gösterilmediğini üzülerek belirteyim. Mesela kanun belediyelere engellilere yönelik mesleki eğitim imkanları oluşturmasını emrediyor. Ancak bu yerine getirilmiyor. Bizler balık yemek değil balık tutmak istiyoruz. Ancak engellilerin; yerel yöneticiler ve bazı iş adamlar tarafından; dilenci gibi başkalarının sürekli yardımına muhtaç durumda gösterilerek yapılan sembolik yardımların da abartılarak kamuoyuna sunulması insanlık onurumuzu incitmektedir. Bu soruna şahsınızın; ivedi ve radikal bir çözüm getirmenizi beklemekteyim.

Türkiye sadece İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediyelerinden ibaret değildir. Başka şehirlerde yaşayan engellilerinde İstanbul ve Ankara da engellilere sunulan mesleki eğitim kurslarından yararlanmaya hakları vardır. Zonguldak Belediyesi Kozlu Belediyesi ve Zonguldak Valiliği bu konuda çok duyarsız ve tembel kalıyorlar. Yaptıkları küçük işleri büyük iş yapmış gibi gösterme çabası içindeler.

2-MEMURLARIN SİCİL AFFI VE KATILIMCI KAMU YÖNETİMİ:Ayrıca yaklaşık 3 yıl kadar önce memurların disiplin cezalarının affı hakkındaki kanunu çıkardınız. Ancak bu kanun çıktıktan bir ay sonra başbakanlık personel başkanlığı tarafından çıkarılan bir genelge ili bu cezalarla ilgili olsa bile alınmış olan olumsuz sicilleri kapsam dışı bıraktınız. Oysa siz okuduğunuz şiir sebebiyle 4 ay hapis yattınız. Çıktığınızda siyasi yasaklı oldunuz. Cezanın adli sicilinize işlendi. Daha sonra Deniz BAYKAL ile anlaşıp anayasa ve yasa değişikliği yaparak cezanızı ve adli sicilinizi temizlendiniz. Kendiniz için yaptığınız bu girişimi şahsımın da içinde bulunduğu 25 000 memur için neden yapmıyorsunuz. Benim sadece kurumumda yaşadığım haksızlıkları dilekçelerle gündeme getirdiğim için, eşime ve çocuklarıma insanca bir hayat standardı getirebilmek için, gördüğüm yolsuzlukları ihbar ederek tüyü bitmemiş yetimlerin haklarını ve milli geleceğimizi savunduğum için sicilim bozularak işime son verildi. Yaklaşık 3 yıldır işsizim. İki defa mahkeme kararı ile görevime döndüğüm halde 25-01-2008 tarihinde görevime son verildi. Devlet memuru öncelikle devletin halka bakan vitrinidir. Sizi halkın karşısında memurlar temsil eder. Kendi hakkını savunamayan memur halkının ve devletinin çıkarlarını nasıl savunsun. Memurlar amirlerinin emrinde çağdaş köle durumundadır. Mevcut DMK ve ilgili yönetmelikleri ILO sözleşmesi vd. ilgili uluslar arası sözleşmelere göre yeniden düzenlenerek adil, insanca, şeffaf ve katılımcı bir kamu yönetimi yapılanması sağlanmalıdır. Ne yazık ki 6.5 yıllık AKP iktidarında bu yapılmamış sözleşmeli personel adı altında çağdaş kölelik şartları ağırlaştırılarak sürdürülmüştür.

3-HANTAL İŞKUR SATILSIN: Birde istihdam konusunda İŞKUR çok hantal ve yetersiz kalıyor. Aslına İŞKUR satılsaydı hem devlete bir gelir kaynağı olurdu. Hem işkuru satın alan firma AB Hibe projeleri hazırlatarak yüz binlerce engelliye uygulamaya dönük mesleki eğitim vererek iş bulmaların ya da iş kurmalarını sağlayabilirdi. Bunu isteseydiniz yapardınız. Hatta ÇİN MODELİ ÜRETİM VE İSTİHAMI; GD ANADOLU VE D.ANADOLU da uygulayarak buralardan İSTANBUL ANKARA gibi şehirlere olan göçü ve terörü ortadan kaldırabilirdiniz. Bunu denemenizi isterdim.

Kurumların düzenlediği engelli memur alımı sınavlarında şaibeler yaşanmaktadır. Bu şaibelerin ispatlanmasına yönelik sınavın adil ve şeffaf bir şekilde yapılmasına yönelik dilekçelerime mevzuata uygun değil diye olumsuz cevaplar verilmektedir. Bakın bu da internet linki:
http://www.bhdhaber.com/haber.asp?haberid=12463

4-KAMU PERSONELİ ALIM SINAVI NASIL ADİL OLUR: Mesela şunlar yapılabilirdi. Sınav salonuna fotokopi kağıdı koyarak aday salondan çıkarken cevap kağıdının fotokopisi çekilerek ASLININ AYNIDIR kaşesi ve salon başkanını imzası ile adaya teslim edilir. Sınavın bitimine 5 dk kalmadan sınav cevap kağıdını teslim eden adaylar dışarı çıkamazlar. Ana binadan çıkarken de cevap anahtarı adaylara dağıtılır. Sınav cevap kağıtları elle değil bilgisayar ortamında optik okuyucu ile yapılmalıdır. Bu optik okuma işlemi basın ve noter huzurunda ve internetten canlı izlenecek şekilde yapılmalıdır. Bu durumda malum şahıslardan torpilli şahıslar haksı bir şekilde kadro alamazlar. Mesela TKK ya 3000 işçi alımı elemelerinde piyango toplu kura elemesi ilk başta yapılsaydı torpilli olduğu iddia edilen adayların elenme riski yüksek olacaktı. Bu eleme işlem en son aşamaya bırakılarak torpilli olduğu iddia edilen adayların elenme riski en aza indirilmiştir. Bunu hiç düşündünüz mü? Devlet İhale Yasası’nı 16 kere değiştirirken gösterdiğiniz performansı KPDS sınavını ortadan kaldırmak ve kurumların memur alım sınavlarını şeffaf hale getirmek için neden göstermiyorsunuz?

5-SOSYAL YARDIMLAR NEDEN OBJEKTİF DEĞİL: Yazı ekinde görüldüğü gibi Zonguldak Valiliği ilköğretimde okuyan kızlarım için şartlı nakit desteği kapsamında eşime verilebilecek olan eğitim desteğinden bizleri mahrum bırakmıştır. Kendilerine sözlü ve yazılı talimat verdirilerek bu görevlerini yerine getirmeleri temin edilebilir. Ayrıca konuyla ilgili tüm vakıf yöneticilerine disiplin cezaları verilmesini istiyorum.

6-İBB ENGELLİLERİ NASIL ENGELLİYİOR: Yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi benim işsiz olduğum zaman zarfında kendilerine yapmış olduğum açıktan atanma talebimi aldığım disiplin cezalarını, bozuk sicilleri, kurum amirlerimin şahsıma yönelttikleri haksız itham ve iftiralara inanmak suretiyle ret etmişlerdir. Oysa ben burada yaşıyor olduğum psikolojik sorunlardan kurtulmak, konuşma terapimi ve işitme engelli eşimin ses eğitimi almasını sağlayabilmemiz için açıktan atanma talebinde bulunmuştum. Bugün hapishanelerdeki mahkumların bile tedavi amaçlı olarak tedavilerinin yapılabildiği hastanelerin yakınlarındaki hapishaneye nakli yapılırken bu hak şahsımdan esirgenmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yönetimi Anayasa’nın 90. maddesindeki amir hükmü çiğneyerek şahsımı, eşimi ve iki kızımı yokluk ve sıkıntı içersinde acılar çekmeye mahkum etmiştir. Bu konu Danıştay’a intikal etmiştir. Gerekirse AİHM’ne kadar gideceğim. Siz eski bir İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı ve şimdiki Başbakan olarak konuya çözüm getirebilirsiniz.

7-ENGELLİLERE ENGELLİ TUVALETİ: Ayrıca tüm belediyelere engellilerin meşru-yasal ve karşılanabilir tüm ihtiyaçların anında ve eksiksiz bir şekilde hizmet sunmalarının ivedilikle sağlamasını, bunu sağlamayan belediyelerin başkanlarının ağır bir şekilde cezalandırılmasın sizlerden beklemekteyim. Mesela Zonguldak Belediyesi engellilere engelli tuvaleti yaptırmıyor. Ulucaminin altındaki tuvalet yetersiz kalıyor. Yazın sosyal içerikli programlar olduğunda bu tuvalet erken saatte kapanıyor. Zonguldak Belediyesi Yetkililerine bu durumu iletirseniz sorun inşallah çözülür.

8-ENGELLİLERE VE FAKİRLERE TELEFON VE İNTERNET İNDİRİMİ NEDEN UYGULANMIYOR: Evrensel Hizmetin Sağlanması Hakkındaki Kanun’un 3.maddesi c fıkrasına göre; “Düşük gelirliler, özürlüler ve sosyal desteğe ihtiyacı olan grupların da evrensel hizmetten yararlanabilmesi için uygun fiyatlandırma ve teknoloji seçeneklerinin uygulanabilmesine yönelik tedbirler alınır.” Evrensel hizmetin kapsamına sabit telefon, cep telefonu ve internet hizmetleri de dahildir. (Bkz: 5369 sayılı kanunun 5.maddesi) Ancak bu kanun da yayınlanalı neredeyse 4 sene olacak hala daha bu indirimin hangi oranda olacağı ve nasıl uygulanacağı hakkında bir yönetmelik uygulanmadı. Acaba bunun sebebi AKP li siyasilerin ve bürokratların hissedarı oldukları TELEKOM tatlı karlarını azaltmama yönündeki gizli ve pasif direnişler olabilir mi?

Dünyanın en pahallı internetini çok yavaş ve düşük kalitede insanlara sunarak sadece ülkemizin sosyal ve kültürel gelişimini engellemekle kalmıyorsunuz. Aynı zamanda düşük internet hızıyla ülkemizin firmalarının yurtdışındaki hızlı internet bağlantısı kullanabilen rakiplerine karşı rekabet gücünü zayıflatıyorsunuz.

Bu kanunun uygulanmaması sebebiyle açtığım TELEKOM davasını da kaybettiğimden, şu anda yaklaşık üç yıldan beri engelli eşim ve ilköğretimde okuyan iki kızımla beraber işsiz ve mağdur olduğumdan yaşadığım maddi ve manevi zararların karşılığı olarak 19 000 YTL tutarındaki paranın şahsıma ödenmesini istiyorum. 19 un sebebi besmelenin harf sayısı olduğu içindir. Çünkü bu kanunun uygulanmamasından Bakanlar Kurulu sorumludur. (Kanun No: 5369 Madde: 14) Zaten bu paranın çoğu yine devlete gidecek. Zira işsiz kaldığım yaklaşık üç yıllık süre zarfında Emekli Sandığındaki toplu paramı çekmek zorunda kaldım. Şimdi o parayı faizi ile geri ödemem lazım. Sizden alacağım para ile geri ödemeyi yapıp sigortamı tekrar canlandırıp malulen emekli olabilirim. Allah rızası için siz ve tüm bakanlar aranızda para toplayıp bu parayı denkleştirebilirsiniz. Dilencilik yapmamış olmak için bu kanunun size gerekçe olarak sundum.

9-EKONOMİK KRİZ VE BEDELLİ ASKERLİK: Ekonomik kriz için kaynak oluşturmak istiyorsanız. Bedelli Askerlik projesini Genelkurmayın itirazlarını göz ardı ederek hemen hayata geçirebilirseniz. Böylece ekonomiye yaklaşık 10 milyar dolar bir kaynak sağlanmış olur. Genelkurmayı adam yerine koymanıza gerek yok. Adamlar devletin helikopteri ile pikniğe giderler. Dağların tam hedef oluşturacak yerlerinde karakol yapımına onay verirler. Ondan sonra paramız yok tu da yeni karakol yaptıramadık derler. Bunu derken İstanbul Fenerbahçe de 12 trilyonluk orduevi yapıp burada darbe planları yaparlar. Adamlar askerlikten başka her şeyi yapıyorlar. Bunları Yeniçeri Ocağından farkları kalmamış. Sanki adamlar üniforma giymiş mafya baronları konseyini oluşturmuşlar. Rahmetli Cumhurbaşkanı Özal bile onları şortuyla denetlemiş onlara “Siz şortum kadar adamsızın” mesajını vermiştir.

Artık işsizlikten mahkemem de uzun süreceği için ÜZERİME REKTÖR VE YÖK BAŞKANI UTANSIN başlıklı elbise giyip KOZLU VE ZONGULDAK ta dolaşarak simit satacağım.. İlginize, bilginize ve takdirinize sunulur.



OLMAZ İSE BU HALKIN HÜRRİYETİ NEYLEYEYİM BÖYLE CUMHURİYETİ

Müjdeli haber vereceksiniz telefonla konuşun, kızacaksanız mesaj geçin.

Not: Bu yazı aşağıdaki sitelerimde yayınlanmıştır.

Sakatlar Derneği Zonguldak Şubesi üyesi Hasan BAŞAR
Merkez Mahallesi Şebnem Sokak No:16-D 6700 Kozlu-ZONGULDAK
www.adaletinefendisi.net www.engelsizadalet.com 0-542-... ... ..
 

oLdness_07

The Darkness
Sanırım iLk defa ekonomi büyürken işsizLik artıyor.
Umarım bu kriz daha fazla can yakmaz.Tek temennim bu.
 

HTML

Üst