İşbirlikçiler tükenmez...

atn42

New member
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
2,052
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
PROMETHEUS'UN yanından
Hasan Pulur

YAZILARIMIZI �buz� üzerine yazmıyoruz ki, öyle olsaydı buz erir, yazı giderdi, Ümit Yaşar"ın �Hamamdaki Sadrazam�ı gibi... Tellaklar sadrazamı öyle yıkarlar ki:
�Kir biter
Sadrazam gider!�
* * *
İKİ gün önce kitaplıkta bir kitap arıyorduk, elimize Ümit Zileli"nin �İşbirlikçiler�i geçti. Zileli bize de el yazısıyla bir şeyler yazmış ve cümlesini şöyle bitirmiş:
�(....) Bu işbirlikçileri tüketmek imkânsız.� (x)
Aradan bunca yıl geçmiş, Ümit Zileli benzer bir cümleyi aynı tespitle bitiremez mi?
Bu işbirlikçileri tüketmek imkânsız...
Şüpheniz var mı?
* * *
KİTABA biz de �Sunuş� yazmışız, �Bunları iyi tanıyın!� demişiz.
Kimleri?
İşbirlikçileri!
Şöyle demişiz:
�Sözlük, işbirlikçilik için kısa bir tanım yapar, işgalci düşmanla etkin işbirliği siyaseti...�
Bu siyaseti yürütenlere de işbirlikçi derler.
* * *
İŞBİRLİKÇİ olmak için, mutlaka ülkenin işgal altında olması mı gerekir?
Yooo...
Böyle bir şart yoktur...
�Çağımızın işbirlikçisi, kültür işbirlikçisidir, onun arkasında top tüfek, tank yoktur, gazeteler, dergiler, televizyonlar internet vardır. İşbirlikçinin malzemesi, cephanesi yalandır, iftiradır, ulusal değerlere hayasızca saldırmaktır, bu değerleri zedeler, yaralar en önemlisi kafalarda kuşku uyandırmaya çalışır.�
İşbirlikçilerin marifetlerine örnekler vermişiz:
�Lozan, zafer değil hezimettir. /Sevr, halkların özgürlüğünün belgesidir. /Mustafa Kemal İngiliz ajanıdır. /Mustafa Kemal"in Çanakkale"deki rolü büyütüldüğü kadar önemli değildir. /Birinci Cihan Savaşı"nda Suriye Cephesi Mustafa Kemal"in yüzünden çökmüştür. /Yunanlılar, İzmir"e, Mustafa Kemal"in tavsiyesiyle çıktılar. /Mustafa Kemal"i Padişah Vahdettin Anadolu"ya gönderdi, kendisine bir kutu içinde 40 bin altın verdi. /Kurtuluş Savaşı antiemperyalist bir savaş değildir, hatta Kurtuluş Savaşı bile değildir.�

* * *
YAZIMIZI şöyle bitirmişiz:
�Ümit Zileli bunları bize tanıtıyor.
Laik cumhuriyetin uyanık bekçileri, bunları çok iyi tanıyacaktır.
Çünkü Ümit Zileli"nin tespiti gibi �Bunların tükenmesi imkânsız�dır.
Varsın tükenmesinler, peşlerine taktıkları, zavallı çeyrek porsiyonlarla çırpınıp dururlar.

Laik cumhuriyetçilere de bu görüntü yeter.

KAYNAK

Çeyrek porsiyonlara ithaf olunur
 
anlamadığım Mustafa Kemali beğenmezler vahdettini savunurlar...

Cephede komutanlık yapmış paşamızı beğenmezler oğlunu askere göndermekten aciz tayyibe hayranlar öyle ki KEMALİZM olgusunu çekemediklerinden midir nedir TAYYİBİZM olgusu başlatmışlar

tarih şampiyonu yazar diye bi laf duymuştum bi 300 sene sonra da bence ÖNDERİMİZ HAK ETTİĞİ ŞEKİLDE ANILACAKTIR YANİ SAYGIYLA.......
 
Yahu halen hasan pulur gibi adamlar neden umursanır anlamam.

Bilmeyenler için söylemekte fayda var: 40 yıldır Aydın Doğan'ın uşağıdır kendileri.

Geçen ay ortaya çıkmıştı, bir daha hatırlatalım:

"Aydın Doğan'ın yakın arkadaşı ve yazarı Hasan Pulur'un, Alman Berliner Abendblatt gazetesinde Türkçe yazılar yazan Nazmi Kavasoğlu'ndan intihal yaptığı ortaya çıktı. Alman basınını şok eden bu olay üzerine, Hasan Pulur yazılarını almasın diye Nazmi Kavasoğlu'nun yazıları artık internetten yayınlanmıyor." alıntıdır...

Bu halk Hasan Pulur gibi adamları biliyor, tanıyor. Onların cemaziyüllevvellerini de iyi biliyor. Daha fazla söze ne hacet...


Ayrıca:

Engin ardıç'ın zamanında hakkında şu satırları yazarak taşı tam gediğine oturttuğu bir babıali dinozorudur kendileri.

"hasan pulur gibi adamların dağarcıklarının ağzı dardır. dişe dokunur bir eğitim görmemişlerdir, yabancı dil de bilmezler. yurt dışına, beleş olmadığı sürece çıkmazlar. yaşama gustoları ya ankara’nın piknik meyhanesinde, ya da istanbul’da ellili yılların balıkpazarı şarapçılarında takılır kalır. kültür dünyaları, varlık yayınları’nın eski sarı kapaklı baskılarıyla tanıdık yazarların ve yayıncıların gönderdikleri gene beleş kitaplar arasına sıkışmıştır. üstelik “zihin tembelliği” de vardır bunlarda, dağarcıklarını isteseler de dolduramazlar.

yazılarına “kalite” katma kaygısıyla yaptıkları alıntılar da ziya paşa’nın terkib-i bend’inden fazla ileri gitmez. ne yani, ted hughes ya da silvia plath mı okuyacaklardı?

eski türkiye’nin eskimiş gazetecileridir bunlar: kapaklandıkları gazetede çete oluşturan, patronla tavla oynayıp yakınlık kuran, hiçbir genci adam yerine koymayan, kimseye yüz vermeyen, burnundan kıl aldırmayan, adam tutup adam kaydıran, alt oyan, iç boşaltan, artık nesli tükenmek üzere olan ayrı bir ırk, bir “eski cağaloğlu canlısı”...

solla molla ilgileri olmadığı halde, o eski türkiye’de solculuk “geçer akça” olduğu için kendilerini solcu diye yutturmayı başarmışlardı. şimdi artık onları yalnızca “ismet paşa emeklisi” memurlar okuyorlar ve bunların sayıları da gitgide azaldığından, gazetelerinin satışları da gitgide düşüyor."



Kaynak
 
misafir arkadaş
özne hasan pulur değil işbirlikçiler
kaynak hasan pulur değil ümit zileli
hasan pulur ve gazetesi burada sadece aracı
elçiye zeval konusu yani
işbirlikçiler kitabını okumanı tavsiye ederim
çok değerli bir kitap önemli bilgiler içeriyor

uşaklık konusuna gelince
hasan pulurun aydın doğanın ve ardıç kuşunun(yıllarca doğana oda uşaklık yapmıştır)
kime uşaklık yaptığı kimlerle işbirliği yaptığı beni ilgilendirmez

beni bu devleti yönetenlerin içinde
abd ve abye ve büyük israil projelerine siyasi olarak uşaklık yapanlar daha çok
ilgilendiriyor
beni meclis çatısı altında dokunulmazlık zırhına bürünen teröristlerin uşakları daha çok ilgilendiriyor
yani işbirlikçiler
 
Sayın atn42,

Öznenin de nesnenin de farkındayım.
Takdir edersiniz ki bir köşe yazarının köşesini ona ayıracak, yazdığı kitabın kapağına önsöz düşecek kadar o köşe yazarına yakın kimseler, köşe yazarıyla aynı paralelde fikirlere sahiptirler.

Zira, ben yazıyla ilgili değil Hasan Pulur'la ilgili görüş belirtmiştim.
 
işbirlikçilerin olmadı ülke yoktur heralde belki bir ihtimal japonya'da... ABD'de bile zamanında bir sürü kgb ajanı yakalandı keza Rusya içinde karşılıklı... önemli olan bunları bilmek ve planlarını deşifre etmek gerisi kolaydır...
sağol ekdogan sayende bir tanesini daha biraz daha tanıdık! örnek diye verdiği şeyler bile kendi içinde tutarsız
 
Sayın atn42,

Öznenin de nesnenin de farkındayım.
Takdir edersiniz ki bir köşe yazarının köşesini ona ayıracak, yazdığı kitabın kapağına önsöz düşecek kadar o köşe yazarına yakın kimseler, köşe yazarıyla aynı paralelde fikirlere sahiptirler.

Zira, ben yazıyla ilgili değil Hasan Pulur'la ilgili görüş belirtmiştim.

ya bu özne de , yüklem de , sıfatta da , zamir de vb...hüseyin üzmez denen sapığın kankası deil mi....
neyi tartışıyonuz...
 
İş birlikçiler her zaman olacaktır.Fakat malasef son zamanlarda
işbirlikçi zihniyet akla ziyan bir şekilde Logaritmik bir şekilde
artmaktadır...Memleketini Vatanını parçalama adına ne varsa
bilerek veya bilmiyerek gerek görsel yollarla gerekse basın ve
digital ortamlarda her türlü karalamayı kendine vazife edinmiş
bedbahlar var.

Bu kesim eskiden izbelerde, karanlık kuytularda varlklarını
idame ettirmeye çalışırken,aydın geçinen sözde vatanseverlerde
maske takarken ne oldu da bu kesim insanlar gün yüzüne çıkıp
maskelerini atttılar...Atamızın bir söylemi aklıma geliyor ne dersiniz...
 
Geri
Üst