MozoLe Miяach
Çǿκ کε√díκ طę ∂طí
- Katılım
- 25 Eki 2006
- Mesajlar
- 12,862
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 121
# ßeşiktaş'ımızda Bir Rüya Gerçek oLuyor # 11 Şubat #
Beşiktaş Kulübü 11 Şubat tarihi itibari ile sadece Türkiye ve Avrupa değil, Dünya üzerinde çok az sayıda kulübün bünyesinde bulunduracağı bir mal varlığına sahip olacak.
1950'li yıllarda Beşiktaş'ın efsane ismi Hakkı Yeten'in başkanlığı döneminde kiralanan Fulya'daki arazi, Mehmet Üstünkaya'nın başkanlığı döneminde kullanılmaya başlandı.
Futbolcuların antrenman sahası ve kapalı spor salonu 1970'li yıllarda yapıldı. Kulübün Onursal Başkanı Süleyman Seba'nın döneminde ise arsa satın alındı.
Uzun yıllar Beşiktaş futbol takımının antrenman sahası olarak kullanıldı. Serdar Bilgili başkanlığı döneminde antrenman tesislerinin Ümraniye taşınmış ve bu gelişmenin ardından üzerine arsa üzerinde yeni bir projenin yapılabileceği gündeme gelmişti.
Bilgili dönemindeki bu proje Yıldırım Demirören döneminde hayata geçirildi ve yaklaşık dört yıl gibi bir sürede tamamlandı.
Beşiktaş'ın eski kamp merkezi Şan Ökten tesislerinin hemen yanında yükselen 34 katlı iki kule, 60 bin metre kare otopark, 20 bin metre kare çarşı alanı, beş bin metre kareye yakın restoran bölümü, 15 bin metre kare civarında ve 22 katlı ofis binası, ayrıca 20 bin metre kare ve 15 katlı hastane alanı, Siyah Beyazlı kulübün geleceğinin teminatı olarak 4 yıla yakın bir sürede tamamlandı.
2005 yılında 36 firmanın girdiği Beşiktaş Fulya Süleyman Seba Kompleksi ihalesini kazanarak, bu tarihi yapının inşasını gerçekleştiren Aşcıoğlu İnşaat, planlanandan yaklaşık 2 ay daha kısa bir sürede kompleksi sahibine teslim etmeye hazırlanıyor. 11 Şubat'ta yapılacak açılış öncesi kapılarını DHA'ya açan Fulya Süleyman Seba Kompleksi'nin yapımını gerçekleştiren Aşcıoğlu İnşaatın Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aşcıoğlu, 210 milyon Dolar'a mal olan bu proje ile tarihe geçtiklerini ve Türkiye'de bu özelliklerde başka bir kompleks olmadığı ifade etti. Aşcıoğlu, 158 metre yüksekliği ile Türkiye'nin en yüksek yedinci yapısını yaptıklarını belirtti.
"Yaklaşık 36 firma projeyi yapmak için ihaleye girdik. Bu firmaların arasında en yüksek teklifi biz verdik ve ihaleyi kazandık. İhaleyi almamızdan üç gün sonrada çalışmalara başladık. Bizi bu süreçte en çok zorlayan konu arsanın zemininde sert bir yapının çıkmasıydı. Bu sert yapı sebebiyle harfiyat bir buçuk yıl sürdü. Yaklaşık üç yıl gibi bir sürede de inşaatı bitirdik. İnşaat sürecinde çok büyük bir aksama olmadı. Hatta planlanandan 2 ay önce bitirdik diyebilirim. Burası kompleks halinde tasarlanmış bir yapıdır. Bu komleksin içinde iki kule ve bu iki kulenin içinde 248 daire var. 55 bin metre kare otopark, 20 bin metre kare çarşı alanı, beş bin metre kareye yakın restoran bölümü, 13 bin metre kare civarında ve 22 katlı ofis binası, 15 bin metre kare ve 15 katlı bir hastane bölümü var. Yani Beşiktaş Fulya Süleyman Seba Kompleksi içinde çesitli merkezleri barındıran ve çeşitli fonksiyonları olan bir projedir. Böyle bir kompleks proje şu anda Türkiye de yok. Burayı Beşiktaş'a kazandırdığımız için mutluyuz. Şimdiye kadar 185 milyon dolar harcadık ve 210 milyon Dolar'a bitirmeyi düşünüyoruz.
Yaşar Aşcıoğlu, ilk yapılan sözleşmede Beşiktaş'a yüzde 67, kendi şirketine ise yüzde 33 oranında bir pay verildiğini, ancak satılabilir alan paylaşımında bu oranın yüzde 60 Beşiktaş, yüzde 40 Aşcıoğlu şirketi olarak değerlendirildiğini söyledi. Aşcıoğlu bu projeyi yapmalarındaki en büyük sebebin, kendi idealleri doğrultusunuda bu kompleksi yaparak, Aşcıoğlu İnşaat olarak tarihe geçmek olduğunu söyledi.
"Sözleşmede yüzde 67, yüzde 33 olarak gözüküyor. Bu doğrudur. Ancak satılabilir alan olarak yüzde 60'a yüzde 40 dır. Biz burayı aldığımız zaman piyasa kötüydü ama ben yüzde 60 Beşiktaş'a verdim. Bizim burayı asıl alış nedenimiz Beşiktaş'ın bu projesini yaparak Aşcıoğlu İnşaat olarak tarihe geçmek istedik. Bizim verdiğimiz bu teklif hiç kar etmemek üzerine verilmiş bir teklif olarakta değerlendirilebilir. Biz kendi ideallerimiz doğrultusunda çok büyük paralar kazanmadan bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Aşcıoğlu İnşaat olarak bizim misyonumuz kaliteden ödün vermemektir. Burada kullandığımız malzemeler dünyadaki örneklerinin önündedir. Türkiye'nin ve İstanbul'un hak ettiği bir projeydi ve biz bunu gerçekleştirdik."
Yaşar Aşcıoğlu yaklaşık dört yıl süren inşaat aşamasında Beşiktaş'ın mevcut yönetimi ile çok güzel bir iş birliği yapmalarına rağmen, Beşiktaşlı olarak bilinen bazı isimlerin bu projeyi baltalamaya çalıştıklarını vurguladı.
"Beşiktaş Kulübüne iş yapmadan ve böyle bir projeyi meydana getirmekten çok mutluyum. Beşiktaş'ın mevcut yönetimi ile çok huzurlu bir ortamda çalıştık. Ancak bu projeyi baltalamak isteyen yine Beşiktaş camiasını içinden kişiler oldu. Yaşadığımız bu tarz zorluklardan ötürü bir kaç kez projeden vazgeçmek aklımdan geçti. İhale yapılırken bize ihaleye girmeyin diyen Beşiktaşlılar oldu. Yıldırım Demirören ve yönetiminin asla bu projeyi bitiremeyeceğini dile getirdiler. Biz bu sıkıntılarımız Beşiktaş yönetimine ilettik ve bir kaç kez projeden vaz geçme kararı aldık. Sonuçta biz kimseden korkmadan ve kimseye aldırmadan Beşiktaş yönetiminin de desteğe ile projeyi tamamladık. Bize kaçak kat yaptığımıza dair suçlamalar yöneltildi ama bu suçlamaları yapanlar, işin doğrusunu öğrendikten sonra bizden özür dilediler. Ben yine söylüyorumki biz burayı yaparak tarihe geçtik. Sonuç olarak biz mutluyuz ve ben buradan bizi eleştirenlere sesleniyorum. Bize bu güne kadar haksız suçlamalarda bulunanlar utansın. Biz burayı ilk aldığımızda iki emsaldi şimdi de iki emsal. Sadece Beşiktaş Belediyesinin ön tarafta bir arsası vardı. Oradan bize iki kat geldi. Beşiktaş'a da aynı oranda iki kat verildi. Beşiktaş Belediyesine Kültür Merkezi yaptık. Kendimize de iki kat yapmış olduk. Bu yapılan yasal bir süreçtir ama Beşiktaş'ı kötüleyenler bizi burada da yaralamaya çalıştı".
Aşcıoğlu residentların 248 daireden oluştuğunu söylerken, bugüne kadar yüzde 60'a yakın bir satış oranı gerçekleştirdikleririn yani 248 dairenin 183'ünü sattıklarını söyledi.
"Projenin ilk döneminde dairelerin metre karesi 2 bin dolardan satışa çıktı. Daha sonra bu rakam 6 - 7 bin seviyelerine geldi. Şimdi son kalan daireler yine 2 bin dolardan alıcı bekliyor. Biz misyonumuz doğrultusunda, çok para kazanmadan şirketimizin kalite ve güven anlayışı sürdürerek işlerimize devam ediyoruz. 248 dairemiz vardı. Bu dairelerin 183'ünü sattık. Geri kalanını da satacağımıza eminim".
Aşçıoğlu İnşaat'ın sahibi Yaşar Aşçıoğlu ile yaptığımız röportajın ardından, residentların bulunduğu 34 katlı kulenin en üst katına çıkıyoruz. İstanbul'a hakim bir noktada ve neredeyse tüm İstanbul'un ayağımızın altından olduğunu hatırlatan Aşcıoğlu, projenin hakkını sonuna kadar verdiklerini ve çok mutlu olduklarını söyledi. Yaşar Aşcıoğlu ayrıca 158 metre yükseklikte bulunan bu iki binanın Türkiye'deki en yüksek yapılarda yedinci olduğunu belirtti.
Yaşar Aşcıoğlu, Fulya Süleyman Seba Projesinin hemen yanında bulunan ve Beşiktaş futbol takımının eski kamp merkazi olan Şan Ökten Tesislerinin yeniden yapımına karar verdiklerini ancak yeni yapılacak projenin Şan Ökten Aşcıoğlu adı ile anılmasının kabul edilmemesi üzerine bu projden vaz geçtiklerini söyledi.
"Bu projenin 2 veya 3 milyon Dolar bir maliyeti olacaktı. Ben bu parayı harcayıp ismimin tarihe geçmesini ve Beşiktaş ile birlikte anılmayı istedim. Fakat benim öne sürdüğüm projenin gerçekleşmemesi için 30 bin imza toplandı. Biz de bu projenin iptaline karar verdik. Umarım bu 30 bin imzayı toplayanyar bu projeyi yaparlar, ben de bundan mutlu olurum".
Projenin çevre düzenlemesi için ise 1 milyon dolar harcadıklarını söyleyen Aşcıoğlu, özellikle palmiye ağaçları tercihinin kendisine ait olduğunu ve İstanbul'da çok olmayan böyle bir ağaç türünü tercih etmesini aykırılık olarak gördüğünü söyledi.
"Palmiye istanbul'un ağacı değil. Özellikle burası Ihlamur bölgesi olduğu için Ihlamur ağacı olsun istendi. Ben aykırı olmayı seven biri olarak burada palmiye ağaçlarının olmasını istedim. Bu düşüncemin doğrusunu yanlışını buranın sakinleri değerlendirecek. Projenin dış düzenlenmesine toplam 1 milyon Dolar harcadık. Ortaya çıkan sonuçtan memnunum. Benim içime sindi".
Yaşar Aşcıoğlu son olarak projenin yapımında emeği geçen bir inşaat işcileri, şantiye şefi ve bir iç mimarı yanına alarak, kompleksin ana girişinde emeğin asıl sahiplerine haklarını teslim etti. Aşcıoğlu, yaklaşık 1500 kişinin 4 yıla yakın verdikleri emeğin sonucunda projeyi kendisini değil, gecesini gündüzünü bu işe veren insanların bitirdiğini söylemenin en doğrusu olacağını söyledi.
Kaynak : DHA
Beşiktaş Kulübü 11 Şubat tarihi itibari ile sadece Türkiye ve Avrupa değil, Dünya üzerinde çok az sayıda kulübün bünyesinde bulunduracağı bir mal varlığına sahip olacak.
1950'li yıllarda Beşiktaş'ın efsane ismi Hakkı Yeten'in başkanlığı döneminde kiralanan Fulya'daki arazi, Mehmet Üstünkaya'nın başkanlığı döneminde kullanılmaya başlandı.
Futbolcuların antrenman sahası ve kapalı spor salonu 1970'li yıllarda yapıldı. Kulübün Onursal Başkanı Süleyman Seba'nın döneminde ise arsa satın alındı.
Uzun yıllar Beşiktaş futbol takımının antrenman sahası olarak kullanıldı. Serdar Bilgili başkanlığı döneminde antrenman tesislerinin Ümraniye taşınmış ve bu gelişmenin ardından üzerine arsa üzerinde yeni bir projenin yapılabileceği gündeme gelmişti.
Bilgili dönemindeki bu proje Yıldırım Demirören döneminde hayata geçirildi ve yaklaşık dört yıl gibi bir sürede tamamlandı.
Beşiktaş'ın eski kamp merkezi Şan Ökten tesislerinin hemen yanında yükselen 34 katlı iki kule, 60 bin metre kare otopark, 20 bin metre kare çarşı alanı, beş bin metre kareye yakın restoran bölümü, 15 bin metre kare civarında ve 22 katlı ofis binası, ayrıca 20 bin metre kare ve 15 katlı hastane alanı, Siyah Beyazlı kulübün geleceğinin teminatı olarak 4 yıla yakın bir sürede tamamlandı.
2005 yılında 36 firmanın girdiği Beşiktaş Fulya Süleyman Seba Kompleksi ihalesini kazanarak, bu tarihi yapının inşasını gerçekleştiren Aşcıoğlu İnşaat, planlanandan yaklaşık 2 ay daha kısa bir sürede kompleksi sahibine teslim etmeye hazırlanıyor. 11 Şubat'ta yapılacak açılış öncesi kapılarını DHA'ya açan Fulya Süleyman Seba Kompleksi'nin yapımını gerçekleştiren Aşcıoğlu İnşaatın Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aşcıoğlu, 210 milyon Dolar'a mal olan bu proje ile tarihe geçtiklerini ve Türkiye'de bu özelliklerde başka bir kompleks olmadığı ifade etti. Aşcıoğlu, 158 metre yüksekliği ile Türkiye'nin en yüksek yedinci yapısını yaptıklarını belirtti.
"Yaklaşık 36 firma projeyi yapmak için ihaleye girdik. Bu firmaların arasında en yüksek teklifi biz verdik ve ihaleyi kazandık. İhaleyi almamızdan üç gün sonrada çalışmalara başladık. Bizi bu süreçte en çok zorlayan konu arsanın zemininde sert bir yapının çıkmasıydı. Bu sert yapı sebebiyle harfiyat bir buçuk yıl sürdü. Yaklaşık üç yıl gibi bir sürede de inşaatı bitirdik. İnşaat sürecinde çok büyük bir aksama olmadı. Hatta planlanandan 2 ay önce bitirdik diyebilirim. Burası kompleks halinde tasarlanmış bir yapıdır. Bu komleksin içinde iki kule ve bu iki kulenin içinde 248 daire var. 55 bin metre kare otopark, 20 bin metre kare çarşı alanı, beş bin metre kareye yakın restoran bölümü, 13 bin metre kare civarında ve 22 katlı ofis binası, 15 bin metre kare ve 15 katlı bir hastane bölümü var. Yani Beşiktaş Fulya Süleyman Seba Kompleksi içinde çesitli merkezleri barındıran ve çeşitli fonksiyonları olan bir projedir. Böyle bir kompleks proje şu anda Türkiye de yok. Burayı Beşiktaş'a kazandırdığımız için mutluyuz. Şimdiye kadar 185 milyon dolar harcadık ve 210 milyon Dolar'a bitirmeyi düşünüyoruz.
Yaşar Aşcıoğlu, ilk yapılan sözleşmede Beşiktaş'a yüzde 67, kendi şirketine ise yüzde 33 oranında bir pay verildiğini, ancak satılabilir alan paylaşımında bu oranın yüzde 60 Beşiktaş, yüzde 40 Aşcıoğlu şirketi olarak değerlendirildiğini söyledi. Aşcıoğlu bu projeyi yapmalarındaki en büyük sebebin, kendi idealleri doğrultusunuda bu kompleksi yaparak, Aşcıoğlu İnşaat olarak tarihe geçmek olduğunu söyledi.
"Sözleşmede yüzde 67, yüzde 33 olarak gözüküyor. Bu doğrudur. Ancak satılabilir alan olarak yüzde 60'a yüzde 40 dır. Biz burayı aldığımız zaman piyasa kötüydü ama ben yüzde 60 Beşiktaş'a verdim. Bizim burayı asıl alış nedenimiz Beşiktaş'ın bu projesini yaparak Aşcıoğlu İnşaat olarak tarihe geçmek istedik. Bizim verdiğimiz bu teklif hiç kar etmemek üzerine verilmiş bir teklif olarakta değerlendirilebilir. Biz kendi ideallerimiz doğrultusunda çok büyük paralar kazanmadan bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Aşcıoğlu İnşaat olarak bizim misyonumuz kaliteden ödün vermemektir. Burada kullandığımız malzemeler dünyadaki örneklerinin önündedir. Türkiye'nin ve İstanbul'un hak ettiği bir projeydi ve biz bunu gerçekleştirdik."
Yaşar Aşcıoğlu yaklaşık dört yıl süren inşaat aşamasında Beşiktaş'ın mevcut yönetimi ile çok güzel bir iş birliği yapmalarına rağmen, Beşiktaşlı olarak bilinen bazı isimlerin bu projeyi baltalamaya çalıştıklarını vurguladı.
"Beşiktaş Kulübüne iş yapmadan ve böyle bir projeyi meydana getirmekten çok mutluyum. Beşiktaş'ın mevcut yönetimi ile çok huzurlu bir ortamda çalıştık. Ancak bu projeyi baltalamak isteyen yine Beşiktaş camiasını içinden kişiler oldu. Yaşadığımız bu tarz zorluklardan ötürü bir kaç kez projeden vazgeçmek aklımdan geçti. İhale yapılırken bize ihaleye girmeyin diyen Beşiktaşlılar oldu. Yıldırım Demirören ve yönetiminin asla bu projeyi bitiremeyeceğini dile getirdiler. Biz bu sıkıntılarımız Beşiktaş yönetimine ilettik ve bir kaç kez projeden vaz geçme kararı aldık. Sonuçta biz kimseden korkmadan ve kimseye aldırmadan Beşiktaş yönetiminin de desteğe ile projeyi tamamladık. Bize kaçak kat yaptığımıza dair suçlamalar yöneltildi ama bu suçlamaları yapanlar, işin doğrusunu öğrendikten sonra bizden özür dilediler. Ben yine söylüyorumki biz burayı yaparak tarihe geçtik. Sonuç olarak biz mutluyuz ve ben buradan bizi eleştirenlere sesleniyorum. Bize bu güne kadar haksız suçlamalarda bulunanlar utansın. Biz burayı ilk aldığımızda iki emsaldi şimdi de iki emsal. Sadece Beşiktaş Belediyesinin ön tarafta bir arsası vardı. Oradan bize iki kat geldi. Beşiktaş'a da aynı oranda iki kat verildi. Beşiktaş Belediyesine Kültür Merkezi yaptık. Kendimize de iki kat yapmış olduk. Bu yapılan yasal bir süreçtir ama Beşiktaş'ı kötüleyenler bizi burada da yaralamaya çalıştı".
Aşcıoğlu residentların 248 daireden oluştuğunu söylerken, bugüne kadar yüzde 60'a yakın bir satış oranı gerçekleştirdikleririn yani 248 dairenin 183'ünü sattıklarını söyledi.
"Projenin ilk döneminde dairelerin metre karesi 2 bin dolardan satışa çıktı. Daha sonra bu rakam 6 - 7 bin seviyelerine geldi. Şimdi son kalan daireler yine 2 bin dolardan alıcı bekliyor. Biz misyonumuz doğrultusunda, çok para kazanmadan şirketimizin kalite ve güven anlayışı sürdürerek işlerimize devam ediyoruz. 248 dairemiz vardı. Bu dairelerin 183'ünü sattık. Geri kalanını da satacağımıza eminim".
Aşçıoğlu İnşaat'ın sahibi Yaşar Aşçıoğlu ile yaptığımız röportajın ardından, residentların bulunduğu 34 katlı kulenin en üst katına çıkıyoruz. İstanbul'a hakim bir noktada ve neredeyse tüm İstanbul'un ayağımızın altından olduğunu hatırlatan Aşcıoğlu, projenin hakkını sonuna kadar verdiklerini ve çok mutlu olduklarını söyledi. Yaşar Aşcıoğlu ayrıca 158 metre yükseklikte bulunan bu iki binanın Türkiye'deki en yüksek yapılarda yedinci olduğunu belirtti.
Yaşar Aşcıoğlu, Fulya Süleyman Seba Projesinin hemen yanında bulunan ve Beşiktaş futbol takımının eski kamp merkazi olan Şan Ökten Tesislerinin yeniden yapımına karar verdiklerini ancak yeni yapılacak projenin Şan Ökten Aşcıoğlu adı ile anılmasının kabul edilmemesi üzerine bu projden vaz geçtiklerini söyledi.
"Bu projenin 2 veya 3 milyon Dolar bir maliyeti olacaktı. Ben bu parayı harcayıp ismimin tarihe geçmesini ve Beşiktaş ile birlikte anılmayı istedim. Fakat benim öne sürdüğüm projenin gerçekleşmemesi için 30 bin imza toplandı. Biz de bu projenin iptaline karar verdik. Umarım bu 30 bin imzayı toplayanyar bu projeyi yaparlar, ben de bundan mutlu olurum".
Projenin çevre düzenlemesi için ise 1 milyon dolar harcadıklarını söyleyen Aşcıoğlu, özellikle palmiye ağaçları tercihinin kendisine ait olduğunu ve İstanbul'da çok olmayan böyle bir ağaç türünü tercih etmesini aykırılık olarak gördüğünü söyledi.
"Palmiye istanbul'un ağacı değil. Özellikle burası Ihlamur bölgesi olduğu için Ihlamur ağacı olsun istendi. Ben aykırı olmayı seven biri olarak burada palmiye ağaçlarının olmasını istedim. Bu düşüncemin doğrusunu yanlışını buranın sakinleri değerlendirecek. Projenin dış düzenlenmesine toplam 1 milyon Dolar harcadık. Ortaya çıkan sonuçtan memnunum. Benim içime sindi".
Yaşar Aşcıoğlu son olarak projenin yapımında emeği geçen bir inşaat işcileri, şantiye şefi ve bir iç mimarı yanına alarak, kompleksin ana girişinde emeğin asıl sahiplerine haklarını teslim etti. Aşcıoğlu, yaklaşık 1500 kişinin 4 yıla yakın verdikleri emeğin sonucunda projeyi kendisini değil, gecesini gündüzünü bu işe veren insanların bitirdiğini söylemenin en doğrusu olacağını söyledi.
Kaynak : DHA