SAHRANİL
Altın Üye
Oysa alnımdan terler boşalıyor kaldırımlara.
Yitip gidiyorum kenarı ateşe verilmiş bir mektup gibi.
Ellerim buz gibi. Oysa Haziran başındayız değil mi ?
Üşüyorum yokluğunda..
Yüreğim üşüyor içten içe.
Yıldızlar bile tutuşuyor avuç içlerimde.
Sensizlik vuruyor kıyısına bile varamadığım vuslat denizine.
Gece, başıma karanlıklar üşüyor.
Dudaklarım yalnızlığını öpüyor.
Umutlarımı gelin ediyorum bu gece.
Herkes giderken bir ben kalıyorum karanlıkların içinde..
Uçurumlarda yürür gibi ayaklarım titriyor..
Seninle herşey gitmişcesine bir ben kalıyorum dört duvar arasında.
Bilmiyorum bu gece yüreğim üşüyor.
Sensizlik varken hangi güneş ısıtır hasretinin gözyaşlarını ?
Hangi ateş susturur dilimdeki kanayan kelimeleri ?..
Sesini bir an duyarım diye dışarı çıksam tüm şehir uykuda.
Bu gece sen yokken dargınım uykulara.
Oysa...
Oysa sen olsan yanımda taşları yastık bilirdim..
Varlığında bir dilim ekmeği bile bereket bilirdim...
Şimdi sensizligin icinde yırtık bir gömlek gibi bedenim.
Çıkarmak istiyorum hasretin bir beden kücük gelen elbisesini...
Yokluğunda göğüm kaybolmuş, umutlarım darağaçlarında asılmış.
Şimdi sen diye soğuk duvarlara yaslanıp ağlıyorum.
Bir el, bir omuz arıyorum gözyaşlarımı bırakmak için.
Dizlerine eğilip çocuklar gibi ağlamalıyım..
Yoksun işte....
Bu gece tüm kelimeler kanla gözlerimi yıkıyor.
Nefesim soluyor içten içe.
Tüketiyorum varlığındaki cümleleri..
Dilim sus pus...
Sensiz kendimi hiçliğin içinde kaybolmuş gibi hissediyorum.
Kanadım kırık, yollarım ise karanlık.
Güneş ise kanlı pusularda yetim düşmüş.
Üşüyor saçlarım, ellerinin sıcaklıgını arıyor tenim.
Yüregimi kapıp sana gelmek istiyorum.
Ama ayaklarım hasretine prangalı..
Dayanamıyor yüreğim bu hasrete..
Odamın bir kenarında ben, bir kenarında yalnızlıgın.
Ben cam kenarındayım.
Olur da tatlı sesini duyar da delicesine yüreğine koşarım diye pencere önünde yolunu gözetliyorum bu gece..
Bekliyorum işte.
Zaman geçmiyor....
Geceyi soluyorum..
Karanlığı emiyorum bir cocuk gibi..
Oysa karnım yalnızlığa tok..
Soluk soluğa seni arıyorum dört duvar arasında..
Senin kokunu arıyorum..
Tüm umutlar kanatlanıyor..
Bir ben bir de sensizlik kalıyor ..
Ama yoksun işte...
Kelimeler soluyor dudaklarımda..
Gece suskun, yıllar yorgun...
Bir de yüregimde kanayan yoklugun..
Bu gece üşüyorum...
"Üşüyorum bu gece,
Sabah ezanında ,
Güneşte dönecek misin yüreğime ?
Gülüşlerini serecek misin
Sensizlikte ağlayan kirpiklerime ?
Tüm gece seni bekleyecegim.
Sesinle üzerimi örtüp
Yüzüme gülümseyecek misin ? "