Çocuklar Neden Eylemde?

Vtnsvr

New member
Çocuklar Neden Eylemde?

Ali İhsan Gürcihan







Terörist Öcalan’ın yakalanışının yıldönümü gerekçesi ile, ovadaki teröristlerin yaptıkları yakma ve yıkma eylemlerini üzüntü ile izledik.

Bölgede yaşayan vatandaşlarımızın çok büyük bir kısmının bu eylemlere katılmadığı ve benimsemediği, tam aksine tepki duydukları yapılan gözlemler,vatandaşımızın davranış ve söylemlerinden açıkça anlaşılmaktadır.

Bu gerçeğe rağmen, Kürt kökenli vatandaşlarımızın çoğunluğunun eylemlere katıldığı gibi bir görüntü verme çabaları ve bazı yerlerde sözüm ona belediye başkanı ve milletvekili sıfatlı kişilerin eylemlere öncülük edercesine boy göstermeleri,tam anlamı ile bir propaganda ve insanları teröre, hatta ayaklanmaya teşvik gayretidir.

Cizre’deki eylem sırasında bir taş parçasına kurban giden çocuğun, olayları tırmandırmak maksadı ile,eylemi düzenleyen katiller tarafından kasıtlı öldürülmesi de ihtimal dahilindedir.


Eylemi yöneten birkaç kişi dışında kitlenin tamamının çocuk yaşta olması dikkat çekici ve çok hassas bir durumdur.

Bu şekilde Güvenlik Güçlerimizi çaresiz bırakmayı, kamuoyu önünde daha masumane ve haklı gözüken bir tablo yaratmayı arzularken, kendileri açısından yani bu eylemi düzenleyen ovadaki teröristler açısından ise riski azaltmayı düşündükleri açıkça ortadadır.


Polislerimizin takdir edilecek akılcı ve insani yaklaşımları sayesinde, çocukların bilinçsiz ve şuursuz bir şekilde eylemlerde nasıl kullanıldıkları, teröre, yakıp yıkmaya nasıl teşvik edildikleri bu son şiddet eylemlerinde bir defa daha gözler önüne serilmiştir.

Sürü psikolojisi ile teröristler tarafından tahrik edilerek, kandırılarak kullanılan çocukların yaptığı saldırganlık karşısında kendisine sevgi ve ilgi gösteren polisi görünce bir anda tavır ve taraf değiştirmesi, başka birçok nedeni de olsa ovadaki teröristlerin ve onların hamisi yetkililerin düzenbazlıklarını ortaya çıkaran çok yönlü ders alınacak bir durumdur.


Bayrağımıza saldıracak, bir garip şoförün arabasını yakacak kadar düşünme kabiliyetini kaybederek hayvani bir davranış içerisine giren bu insanların görüntülerinin, terörden de öte insani değerler ve insan sevgisinin varlığı açısından incelenmesi ve sorgulanması gerekmektedir.

Kürt kökenliler de dahil olmak üzere,vatandaşlarımızın çoğu,dünyaya getirdikleri çocuklarına aile, insan,ülke sevgisi ve değerlerini kazandırmak için duyarlı davranıp büyük emekler verirken , ne yazık ki sorumsuz bazı kişiler tarafından maksatlı olarak devam ettirilen ve teşvik edilen çok çocuklu, hatta çok eşli aile yapısı içerisindeki çocuklar yeterli ana, baba, insan sevgisi ve ilgisinden mahrum büyütülmektedir.

Ailesi ve yakın çevresi tarafından adı dahi bilinmeden, sevgi ile yoğrulmadan kısacası en ufak bir emek verilmeden hiddet ve şiddet kültürü ile terbiye edilip yetiştirilen bu çocukların, sağlıklı düşünmesini,doğruyu görebilmesini ve insan kıymeti bilerek davranmasını istemek hepimiz açısından büyük bir yanılgı olmaktadır.

Çocukların ve gençlerin yetiştirilme şekli böyle olunca da, ovadaki teröristler ile perde arkasında işi esas yöneten vekilleri ve başkanları bu çocukları rahatlıkla önce eylemlerde kullanabilmekte ve daha sonra da terörist olarak dağa gönderebilmektedir.

Kürt kökenli vatandaşlarım ile hiçbir bağlantı kurmaksızın üzüntü ile ifade etmek istiyorum ki;

‘’Aile içerisinde bile şiddet kültürü ile iletişim kuran ve yaşayan bu çocukların büyük kısmının,daha önceki yazılarımda belirttiğim hani şu kafasına sarı-kırmızı-yeşil bezleri sarıp eylemlere katılan ve televizyon kameralarına zafer işareti yapan,terörden yana tavır takınan o çirkin anaların yetiştirdikleri çocuklar olduğuna eminim. Daha doğrusu, doğurup da ana sevgisi ile yetiştiremedikleri,başından atıp kurtulmak istedikleri çocuklar ve gençler olduğunu düşünüyorum.’’

Televizyon kameralarına zafer işareti yaparak nefretini kusmaya çalışan nankör ve kendini bilmez o insanlara , aslında saygı duymayı arzu ettiğim,kardeşim demek istediğim ama bu insani duygulara yıllardır bir türlü karşılık bulamadığım o analara seslenmek istiyorum.

‘’ Siz bu millete parmaklarınızla zafer işareti yapıncaya kadar, önce doğurduğunuz o kutsal canın kıymetini bilin, analık şefkati ile ona sahip çıkıp insani değerleri ve sevmesini öğretmeye çalışın.

Çalışın ki

! O masum evlatlarımızı teröristlerin ve canilerin eline teslim ve kurban etmeyin. Bu ülke adına istemeseniz bile, en azından insanlık adına bir değer yaratmaya çalışın ve ne olur azıcık da olsa insanlığa bir katkı sağlayın.’’

NOT :

Aslında çok çocuk ve çok eşlilik konusundaki bu bilinçsiz, sorumsuz ve duyarsız yaklaşımın ,terörle mücadelenin çözülmesi gereken en ciddi meselelerinden biri olduğunu değerlendiriyorum.

Terörle mücadele açısından sürekli Devleti suçlayan köşe yazarı ve akademisyenlerin, çocuklar ve kadınlarla ilgili bu aile yapısı ve durum hakkında ne düşündüklerini gerçekten merak ediyorum.

Eğer gerçekten sorunlarımızın çözümünü arzu ediyorlarsa onları bu konuda uygulanabilir çözümler üretmeye ve kendilerini hatalı yolda olan bu tür vatandaşlarımızla toplumsal mücadeleye davet ediyorum.
 

VoyVoy

FoRuM MüHeNDiSi
ne kadar alçak olduklarını ve herşeyi yapacak kadar ş..siz olduklarını gösterebilmek için...
 

HTML

Üst