MG_eVİL
New member
- Katılım
- 20 May 2008
- Mesajlar
- 3,623
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
23 Ekim 2009, Cuma: İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, Albay Dursun Çiçek’in hazırladığı iddia edilen belgenin orijinalinin kendilerine ulaştığı yolundaki iddiaları yalanlıyor...
“Soruşturma gizli. Bende öyle bir bilgi yok” diyor!
***
27 Ekim 2009, Salı: İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı, “Belge bize 12 gün önce posta yoluyla ulaştı. Belgeyle ilgili çıkan haberler bizi yıpratmaya yönelik” diye açıklama yapıyor...
***
Başsavcı ile Yardımcısı’nın açıklamaları birbirini tekzip ediyor.
Ben de bu çelişkiyi sizin yorumlarınıza bırakarak, başka bir “sorun”a dikkatinizi çekmek istiyorum:
***
İktidar partisi AKP, Albay Dursun Çiçek’in hazırladığı iddia edilen belgeyle ilgili olarak dava açtı mı?
Açtı...
Yani; “taraf” oldu mu?
Oldu...
Durum böyleyken... İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın, soruşturmanın selameti açısından kamuoyuna yanlış bilgi vermeyi bile gözaldığı bir süreçte...
O belgenin aslı olabilecek belgelerin geldiğini...
Gerçekliğinin araştırılması için Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini...
Adli Tıp’ın da “Evet, belge özgündür” raporu verdiğini...
“Davacı” durumundaki “AKP Genel Başkanı”na kim bildirdi?
***
Bu bilginin, soruşturmanın sürdüğü bir dönemde “davacı” tarafa bildirilmesi...
Gazetelere sızdırılması...
Soruşturmanın her aşamasının “davacı taraf”a ve bazı gazetelere açık bir şekilde sürdürülmesi...
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 285’inci maddesinin birinci fıkrasına göre suç değil mi?
Bu suçu işleyen kişiler hakkında “bir yıldan üç yıla kadar hapis” istemiyle davası açılması gerekmiyor mu?
***
Sorularım açık...
Kime mi soruyorum?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne...
Nasıl olsa kesin kararı onlar verecek!
*****
BAYRAK!
Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen şehit yakını ve gaziler, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ile görüşmek üzere dün Meclis’e gitmiş...
Ellerindeki Türk bayrakları, Meclis girişinde alınmış...
Ama devreye Oktay Vural girince, bayraklar MHP grubundaki bir görevliye zimmetle teslim edilmiş...
***
Meclis görevlileri işini yapıyor... Çünkü; Meclis çatısı altına “Türk Bayrağı” yla da olsa “bayrakla-flamayla girmek” yasak...
Sayın Meclis Başkanı:
Terör örgütünün bayraklarının her yerde özgürce açılabildiği bir ortamda; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde uygulanan bu yasak, size de anlamsız gelmiyor mu?
Bu garip uygulamayı gözden geçirmeniz gerekmez mi?
*****
GÜNÜN SORUSU
Önceki Genelkurmay Başkanı Sayın Yaşar Büyükanıt... Sizi Fenerbahçe’nin Galatasaray’ı yenmesinden sonra girdiğiniz rüyalar âleminden uyandırmak gibi olacak ama...
Döneminizle ilgili gündeme gelen son iddialar hakkında ne düşünüyorsunuz?
*****
Ahmet Türk’e açık çağrı!
Aralarında DTP’nin de bulunduğu 34 örgütün oluşturduğu Barış ve Demokratik Çözüm Platformu, Kazlıçeşme’de miting düzenlemek için İstanbul Valiliği’ne başvurmuş...
Miting, Avrupa’daki PKK’lıların, Türkiye’ye gelmeleri durumunda gerçekleştirilecekmiş...
***
Her türlü demokratik hakkın kullanılması için canımı bile veririm...
Ama bu tür talepler, “hak kullanımı” girişimi falan değil; düpedüz tahrik!
Ülke bu kadar gerginken...
Halkın çok büyük bir bölümü; “Kürt açılımı”nı kendisine dayatan iktidara ve PKK’lıların gelmesini oya tahvil etmeye çalışan DTP’ye bu kadar öfkeliyken...
İstanbul’un orta yerinde düzenlenecek bir mitingin olaysız geçeceğini söylemek için, insanın kör olması gerekir!
***
DTP Genel Başkanı Sayın Ahmet Türk:
Gerçekten iyi niyetliyseniz...
Ağzınızdan düşürmediğiniz “kardeşlik” biraz olsun umurunuzdaysa...
“Gerçek barış”ı sağlamak hedefinizse...
Siz siz olun; tahriklere gelmeyin...
Tahrikçilerin sizi kullanmalarına izin vermeyin...
Yoksa akacak her damla kanın bir numaralı sorumlusu olursunuz!
..::MUSTAFA MUTLU::..
“Soruşturma gizli. Bende öyle bir bilgi yok” diyor!
***
27 Ekim 2009, Salı: İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı, “Belge bize 12 gün önce posta yoluyla ulaştı. Belgeyle ilgili çıkan haberler bizi yıpratmaya yönelik” diye açıklama yapıyor...
***
Başsavcı ile Yardımcısı’nın açıklamaları birbirini tekzip ediyor.
Ben de bu çelişkiyi sizin yorumlarınıza bırakarak, başka bir “sorun”a dikkatinizi çekmek istiyorum:
***
İktidar partisi AKP, Albay Dursun Çiçek’in hazırladığı iddia edilen belgeyle ilgili olarak dava açtı mı?
Açtı...
Yani; “taraf” oldu mu?
Oldu...
Durum böyleyken... İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın, soruşturmanın selameti açısından kamuoyuna yanlış bilgi vermeyi bile gözaldığı bir süreçte...
O belgenin aslı olabilecek belgelerin geldiğini...
Gerçekliğinin araştırılması için Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini...
Adli Tıp’ın da “Evet, belge özgündür” raporu verdiğini...
“Davacı” durumundaki “AKP Genel Başkanı”na kim bildirdi?
***
Bu bilginin, soruşturmanın sürdüğü bir dönemde “davacı” tarafa bildirilmesi...
Gazetelere sızdırılması...
Soruşturmanın her aşamasının “davacı taraf”a ve bazı gazetelere açık bir şekilde sürdürülmesi...
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 285’inci maddesinin birinci fıkrasına göre suç değil mi?
Bu suçu işleyen kişiler hakkında “bir yıldan üç yıla kadar hapis” istemiyle davası açılması gerekmiyor mu?
***
Sorularım açık...
Kime mi soruyorum?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne...
Nasıl olsa kesin kararı onlar verecek!
*****
BAYRAK!
Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen şehit yakını ve gaziler, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ile görüşmek üzere dün Meclis’e gitmiş...
Ellerindeki Türk bayrakları, Meclis girişinde alınmış...
Ama devreye Oktay Vural girince, bayraklar MHP grubundaki bir görevliye zimmetle teslim edilmiş...
***
Meclis görevlileri işini yapıyor... Çünkü; Meclis çatısı altına “Türk Bayrağı” yla da olsa “bayrakla-flamayla girmek” yasak...
Sayın Meclis Başkanı:
Terör örgütünün bayraklarının her yerde özgürce açılabildiği bir ortamda; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde uygulanan bu yasak, size de anlamsız gelmiyor mu?
Bu garip uygulamayı gözden geçirmeniz gerekmez mi?
*****
GÜNÜN SORUSU
Önceki Genelkurmay Başkanı Sayın Yaşar Büyükanıt... Sizi Fenerbahçe’nin Galatasaray’ı yenmesinden sonra girdiğiniz rüyalar âleminden uyandırmak gibi olacak ama...
Döneminizle ilgili gündeme gelen son iddialar hakkında ne düşünüyorsunuz?
*****
Ahmet Türk’e açık çağrı!
Aralarında DTP’nin de bulunduğu 34 örgütün oluşturduğu Barış ve Demokratik Çözüm Platformu, Kazlıçeşme’de miting düzenlemek için İstanbul Valiliği’ne başvurmuş...
Miting, Avrupa’daki PKK’lıların, Türkiye’ye gelmeleri durumunda gerçekleştirilecekmiş...
***
Her türlü demokratik hakkın kullanılması için canımı bile veririm...
Ama bu tür talepler, “hak kullanımı” girişimi falan değil; düpedüz tahrik!
Ülke bu kadar gerginken...
Halkın çok büyük bir bölümü; “Kürt açılımı”nı kendisine dayatan iktidara ve PKK’lıların gelmesini oya tahvil etmeye çalışan DTP’ye bu kadar öfkeliyken...
İstanbul’un orta yerinde düzenlenecek bir mitingin olaysız geçeceğini söylemek için, insanın kör olması gerekir!
***
DTP Genel Başkanı Sayın Ahmet Türk:
Gerçekten iyi niyetliyseniz...
Ağzınızdan düşürmediğiniz “kardeşlik” biraz olsun umurunuzdaysa...
“Gerçek barış”ı sağlamak hedefinizse...
Siz siz olun; tahriklere gelmeyin...
Tahrikçilerin sizi kullanmalarına izin vermeyin...
Yoksa akacak her damla kanın bir numaralı sorumlusu olursunuz!
..::MUSTAFA MUTLU::..