Arama sonuçlarınız

Bir hüzün yağmuruydu ayrılığımız Kara bulutlar altında ıslandık durduk Belki de boşu boşuna üzüldük Aramıza engeller koyduk Kimselerin gücü yetmedi bizi ayırmaya Biz ne yaptık Karanlıklara yolladık sevdamızı Kendi kendimizi incittik Kendi kendimizi yaraladık Acımasızca Kendi kendimizi vurduk...

Sözler değil Tavır değil Gözler tanır hasmını Necdet GÖKNİL

Olur ya Aç kalırsan bir gün Dişlerini kürdanla karıştır Et yemiş gibi Zira insanlar Gördüklerine inanırlar Necdet GÖKNİL

BİR NUMARA BÜYÜĞÜNÜ SEÇTİM ACILARIN SENEYE DE ÇEKERİM. Necdet GÖKNİL

AŞK Öyle güzel, Öylesine ateş dolu ki Güzelmiş-çirkinmiş Fakirmiş-zenginmiş Ayırım yapmaz Zira Aşkın karşısında Herkez aynı biçime girer Necdet GÖKNİL

Saadet Küçük bir cebinliğin içindeki Mışıl mışıl uyuyan Bebeğin beyaz yüzünde Necdet GÖKNİL

Bornova'da Bilmem kaçıncı sokakta Bilmem kaçıncı durakta Öyle zor oldu ki ayrılığımız Zor olan Belki de Seninle benim ayrı değil de Bir tende iki can oluşumuzdan Necdet GÖKNİL

Şu karlı kış günü Gündüzlerin aydınlığında Akşamları hava karardığında Çöp toplayan insanlar var ya UNUTMA Onlar da ana-baba evladı Necdet GÖKNİL

Şair yaradışlı mevsim Sonbahardır Sessizce Rüzgarlar estiğinde Fırtınalar koptuğunda Düşen sarı yapraklarda yazarlar Şiirlerini Necdet GÖKNİL

ben sana aşık oldum yanında bölük pörçük cümleler söylemem bu yüzdendir. gizli gizli kaçamak buluşmalarımız vardı ardından, arkadaşça kucaklaşmamız ellerimi tutup gözlerimin içine bakarak hal hatır sormaların vardı o zaman işte o zaman sevgin yüreğime ılık ılık akmaya başladı o ufacık ve...

İçimdeki bu dövünmeler.. Yalnızlıklarla tanışmamla başladı. Bütün ayrılıklara isyankar bir yanım var. Sövsem olmuyor, Sövmesem Gözlerimden hüzünlerim düşüyor. Anlayacağın Senden sonra tadım tuzum kalmadı Herkezin eli-ayağı-yüzü üşür. Benim yüreğim üşüyor Senden sonra Yandım Yandım da tütmedim...

Bir gün çıkıp gelse Her şeyden habersiz. Bitti dese Aramızdaki yollar, engeller.. Bağırsa çığlık çığlığa Kavuşmanın sevinciyle.. Kahkahasından kulaklarım çınlasa.. Sonra konuşmasa.. Baksa uzun uzadıya Islak gözlerinle. Elleri şakağında gülse... Bir gün çıkıp gelse Yaprakların yeşillendiği bir...

Sağol ''Papatya gözlüm'' Sağ ol Ve hep sağ olasın. Verdiğin bu kadar hüzün Bu kadar ayrılık acısı yeter. Son günlerde Anılarımızın hepsi Ayrı bir köşede Aşkımızın biteceğini Telaş içinde bekliyordu zaten.. Bana sarıldığın çok zaman ''Senin için ölürüm'' derdin. Ben hiç mi hiç istemedim bunu...

Yalnızlık ve karanlık. Kötülüklere gebe... Hergün Yeni bir olay doğurur. Karanlıklar, Suç ve günahları saklar Koynunda... Yalnızlık, Karanlığa kapısı açık.. Necdet GÖKNİL

Öylesine bir sabahtı.. İşte o gün O sabah Bir hançer oldu bakışların Yüreğime batırdın acımasızca Ve kalleşçe... Namluya sürülen bir kurşun olsaydın keşke yar! Tetiği çekip vursaydın alnımın orta yerinden. Atsaydın bir çöp konteynerına !!! Ya da sevdiğim sahil yolundan Bir gece Kimseler...

Bir, iki, üç, dört... Önüm arkam sobe.. Saklanmayan ebe !!! Olmaz ki.. İçime de saklanılmaz ki... Necdet GÖKNİL

sıcak bir temmuz gecesinde seni anlatıyorum kendime hani derler ya dünyalar kadar seviyorum-diye düşündüm de benimkisi daha öteydi nasıl soylesem nasıl açıklasam evrenden daha çok mu Tanrı'dan somra ilk sen mi ne bileyim belki de tam böyleydi sana olan aşkım sen olmayınca kavramlar anlamını...

Hiç bahar yaşamadım Erken tükettin beni... Bir yudum su beklerken Yaktın, kül ettin beni... Öylesine yandım ki.. O cehennem misali... Karlı dağlardan bakıp, Gülüp, seyrettin beni... Necdet GÖKNİL

Yanımda olsan Sana sessizce bakıp Gözlerimle konuşsam.. Sonra Sen anlatsan Ben dinlesem Ellerini tutsam Öpsem Dokunsam tenine Sonra bu aşk ateşi ile inlesem Yanımda olsan Hiç gitmesen Sevgiden söz etsen Sevmeyi anlatsan Denizde bir avuç su misali de olsa Beni sevsen Bitmesin...

İzmir'de yaşayan..Şiir sevdalısı olan: Beni Nasıl Bilirsiniz ?